ABC Politik

Gündem

Sarıgül’e video kumpasını kriminal raporu bozdu! Özdağ, Baykal’a mektubunu anlattı

Sarıgül’e video kumpasını kriminal raporu bozdu! Özdağ, Baykal’a mektubunu anlattı
Email :

Ulusal Kriminal Büro tarafından hazırlanan ön raporda, CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül’e ait olduğu öne sürülen cinsel içerikli videodaki kişinin Mustafa Sarıgül olmadığı belirtildi. Görüntülere yayın yasağı getirildi. Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, 2010 yılında kaset kumpası düzenlenen dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’a istifa etmemesi yönünde mektup yazdığını söyledi.

ABC POLİTİK HABER MERKEZİ

CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül’e ait olduğu öne sürülen cinsel içerikli bir video, sosyal medyada dolaşıma sokuldu.

Mustafa Sarıgül, iddialara sosyal medya hesabı üzerinden yayınladığı açıklamayla tepki gösterdi. Sarıgül, “Hakkımda yayımlanan video montaj, şantaj, tehdit içeriklidir. Türkiye’nin en önemli ve güvenilir kriminal bilirkişi uzmanlarından gerekli inceleme raporlarını kamuoyuyla paylaşacağız. Bize ve aileme bu çirkin iftiraları atıp tehdit eden alçaklarla yargı önünde hesaplaşacağız” ifadelerini kullandı.

 

VİDEO YAYINLADI: TAM BİR ALÇAKLIK

Olayla ilgili daha sonra yine sosyal medya hesabından bir video yayınlayan Sarıgül, “50 yıllık siyasi hayatımda çok zorluklarla, çok engellerle karşılaştım ama böylesine bir kahpelikle, böylesine aşağılık bir olayla karşılaşmadım. Gerçekler mutlaka gün yüzüne çıkacak. Şunu bilmenizi isterim ki vicdan, bir gün zorbalığı ve haksızlığı %100 yenecek” dedi.

 

EMİR SARIGÜL: HUKUK ÖNÜNDE CEZALARINI ALMALARINI SAĞLAYACAĞIZ

Mustafa Sarıgül’ün oğlu Emir Sarıgül de sosyal medya hesabından yayınladığı mesajla iddialara tepki göstererek, “Her zaman teveccühüne mazhar olduğumuz halkımızın desteği ile, bu aşağılıklığı yapanlara karşı mücadelemizi sürdürecek, ve hukuk önünde hak ettikleri cezaları almalarını sağlayacağız” dedi.

Emir Sarıgül’ün mesajı şu şekilde:

“Önceki gün vefat yıldönümü olan Dedem merhum Abdurrahman Köksaloğlu’ndan bu güne 50 küsür yıldır siyasetin içinde olan, siyasetin, siyasetçinin en önemli unsuru olan halkın teveccühüne mazhar olmuş bir aileyiz.

Bu süre zarfında çok badireler atlattık, çok şeyler yaşadık, çokça bedeller ödedik.

Dedem, merhum Abdurrahman Köksaloğlu, bu uğurda katledilerek, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin tek şehit milletvekili oldu.

Dedem’in bu acı vefatı, merhume Annem’de ciddi travmalar oluşturdu ve yakalandığı hastalığa direnemeyerek daha ben 3 yaşımda iken benden ayrıldı.

Başta da dediğim gibi, bu süreçte çok şeyler gördük, yaşadık, ve tecrübe kazandığımızı sanmıştık.

Ama bugün yapılan aşağılıklığı, ahlaksızlığı, şerefsizliği akılımıza dahi getirmemiştik.

Her zaman teveccühüne mazhar olduğumuz halkımızın desteği ile, bu aşağılıklığı yapanlara karşı mücadelemizi sürdürecek, ve hukuk önünde hak ettikleri cezaları almalarını sağlayacağız.”

 

ÖN RAPOR: SARIGÜL DEĞİL

Ulusal Kriminal Bürosu, yapılan başvuru üzerine iddialara konu olan videoyu inceledi. Raporda, videoda yer alan kişinin Mustafa Sarıgül olmadığı belirtildi.

Raporda şu ifadeler yer aldı:

“Yapılan ön çalışma sonucu;

Bir cinsel olaya konu video kaydı incelenmiş ve kayıttan alınan Kişi aidiyetli detaylı kareler ile Sn. M. Sarıgül’ün çok detaylı vücut ve anatomik görüntüleri tespit edilerek karşılaştırmaya başlanmıştır.

Cinsel olayda taraf olarak iddia edilen kiş Sn. Mustara SARIGÜL değildir.”

YAYIN YASAĞI GETİRİLDİ

Mustafa Sarıgül’ün avukatları Burcu Aydın ve Ceylan Türkoğlu, iddiaya konu görüntülere yayın yasağı getirildiğini ve ön raporun gerekli adli makamlara sunulduğunu açıkladı.

Avukatlar tarafından yapılan basın açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

“Müvekkilimiz Mustafa SARIGÜL ile ilgili olduğu iddiasıyla sosyal medya ve internet sitelerinde yayınlandığı görülen videodaki görüntülerin müvekkilimiz Mustafa SARIGÜL’e ait olmadığı, görüntüleri tetkik eden ulusal kriminal büro tarafından teyit edilerek rapor altına alınmış olup bu sabah itibarıyla gerekli adli makamlara sunulmuştur.

Söz konusu videonun yayınlanması ile ilgili olarak İstanbul 3. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2024/182447 E. sayılı dosyası ile yayın yasağı kararı vermiştir. Suça konu işbu videoyu, sosyal medya hesaplarında paylaşan, yayılmasına yardımcı olan tüm hesaplar kayıt altına alınarak, suça iştirak eden bu paylaşım sahipleri ile ilgili savcılık şikayetlerinin işleme konulduğunun altını çizeriz.

Sosyal medya hesaplarında etkileşim temin etme gayesiyle suça ortak olan tüm kişi ve kuruluşlar hakkında hiçbir ayrım gözetilmeksizin hukukun imkân tanıdığı adli ve cezai hesabın sorulacağını kamuoyunun bilgisine sunarız.”

 

ÖZDAĞ, BAYKAL’A MEKTUBUNU ANLATTI

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, TELE1 ekranlarında Tuncay Mollaveisoğlu’nun sunduğu Anında Manşet programına konuk oldu.

Ümit Özdağ, 2010 yılında dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’a, dönemin Ankara Milletvekili Nesrin Öztokla birlikte olduğu öne sürülen cinsel içerikli video kumpasını hatırlattı.

O dönem siyasetin dışında olduğunu belirten Özdağ, Deniz Baykal’a yazdığı mektupta görevinden istifa etmemesi çağrısı yaptığını söyledi.

Ümit Özdağ o dönemi şu şekilde anlattı:

“Somut olaylar üzerinden gidelim. Deniz Baykal ile ilgili kaset ortaya çıktığında ben siyasetin dışındaydım. Oturdum Deniz Bey’e bir mektup yazdım. Dedim ki; ‘Deniz Bey, eğer bu kaseti bir paparazi ortaya çıkarmış olsaydı istifa etmeyi düşünebilirdiniz. Ama bu bir paparazi meselesi değil. Bu bir istihbarat operasyonu. Onun için lütfen istifa etmeyin. Ve istifa etmeyip direnerek bundan sonraki Türk siyasetine yapılacak operasyonların önünü kesin’. Polis arkadaşa verdim, Deniz Bey’in korumasına götürdü. Deniz Bey okumuş, sonra bana bir cevabı olmadı. Ama istifa etti. Yanlış yaptı bence istifa etmemeliydi.”

Sarıgül’e yönelik kumpastan da bir siyasi sonuç çıkarılmaması gerektiği değerlendirmesinde bulunan Özdağ, “Bu somut olayda da bence olup olmaması hiç önemli değil. Bu tamamen özel yaşamıyla ilgilidir. Belki de dediği gibi sahtedir, bilmiyoruz. Teknolojinin ne kadar ilerlediğini hepimiz biliyoruz. Ve siyasi bir sonucu benim açımdan olmaz. Eğer akıllılarsa hiçbir siyasi parti de bundan bir siyasi sonuç çıkarmaz” dedi.

BAYKAL’A KASET KUMPASI

Dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal hakkında, 6 Mayıs 2010 tarihinde dönemin Ankara Milletvekili Nesrin Baytok ile ilişkisine ait olduğu öne sürülen bir video yayınlanmıştı.

Deniz Baykal ve Nesrin Baytok, görüntülerle ilgili “komplo” açıklaması yaparak yargıya başvurmuşlardı. Olayın şüphelileri arasında Fethullah Gülen’in de bulunduğu 97 kişi vardı.

Anadolu Ajansı’nın 27 Nisan 2022 tarihli haberine göre suç tarihinde Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) İstihbarat Daire Başkanlığında şube müdürü olarak görev yapan Gürsel Aktepe, “siyasal hakların kullanılmasını engellemek”, “konut dokunulmazlığını ihlal”, “kişisel verilerin hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi” ve “özel hayatın gizliliğini ihlal” suçlarından 72 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Sanıklardan, istihbarattan sorumlu eski Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Hami Güney, “özel hayatın gizliliğini ihlal”, “konut dokunulmazlığını ihlal”, “kişisel verilerin hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi” suçlarından 9 yıl 6 ay hapisle cezalandırıldı.

Sanıklardan gazeteci Yener Dönmez, “silahlı terör örgütüne üye olma”, “kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme ve yayma”, “özel hayatın gizliliğini ihlal” suçlarından 21 yıl hapis cezası aldı. Mahkeme, Dönmez hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkardı.
Sanıklardan Fatih Ünen, eski CHP Genel Başkanı Baykal’a yönelik eylemleri nedeniyle, “silahlı terör örgütüne üye olmak”, “özel hayatın gizliliğini ihlal” ve “kişisel verilerin hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi” suçlarından 13 yıl hapisle cezalandırıldı.

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başbakanlığı döneminde çalışma ofisine dinleme cihazı konulması davasında da hüküm giyen sanıklar İlker Usta 81 yıl ve Sedat Zavar da 92 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırıldı. Usta ve Zavar, Baykal ile bazı eski MHP’li yöneticilerin özel hayatlarına ilişkin görüntüleri kaydeden cihazları yerleştirenler arasında yer alıyordu.

Mahkemenin, “silahlı terör örgütüne üye olma”, “kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği”, “siyasal hakların kullanılmasını engellemek”, “konut dokunulmazlığını ihlal”, “kişisel verilerin hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi”, “özel hayatın gizliliğini ihlal” ve “haberleşmenin gizliliğini ihlal” suçlarından 6 yıl 3 ay ile 92 yıl 10 ay arasında hapisle cezalandırdığı sanıklar şunlar:

“Abdülhalim Sönmez, Ali İhsan Tezcan, Arif Tuncal, Cebrail Cıcık, Davut Ersoy, Emrah Kanmaz, Erhan Sazil, Gürsel Gündüz, Hakan Kırdağ, Hayati Başdağ, İzzet Yılmaz, Mustafa Alptekin, Mustafa Süngü, Mustafa Tokmak, Nurettin Sağdaş, Ömer Demir, Sinan Altıparmak, Şaban Albayrak, Süleyman Bağlan, Tolga Güzeltaş, Yusuf Dağdelen, Şahin Çelik, Osman Oktay Ilıcan, Erol Demirhan, Ersin Erdin, Fatih Taşpınar, Mehmet Demirbilek, Fatih Ünen, Rüstem Atik, Yener Dönmez, Sinan Akkaya, Okan Aytekin, Cengiz Söğüz, Ahmet Yılmaz Ekiz, Akif Buyrukoğlu, Fatih Aydın, Murat Yöney, Latif Harun Pişkin, İlker Usta, Ertan Aslan, Sedat Zavar, Gürsel Aktepe, Hami Güney ve Yiğit Uyar.”