ABC Politik

Gündem

Atalay, Bahçeli’ye neden “olayın kapanmadığını” anlattı

Atalay, Bahçeli’ye neden “olayın kapanmadığını” anlattı
Email :

AYM’nin “yok hükmünde” kararına rağmen Yargıtay kararı TBMM’de okutularak milletvekili kaydı düşürülen Can Atalay, TBMM İdare Amiri Alpay Özalan’ın TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık’a yumruk attığı TBMM Olağanüstü Oturumu hakkında, “konu kapandı” diyen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye, “Bitirilmek için aylardır uğraşılan “Olay” her aşamada hukuku, adaleti, kurumları ve en sonunda Meclis’i nasıl içine alarak, tüketerek, kirleterek ve genişleyerek devam ediyor” yanıtını verdi.

ABC POLİTİK HABER MERKEZİ

Türkiye İşçi Partisi’nden(TİP) Hatay Milletvekili seçilen Can Atalay’ın Anayasa Mahkemesi’nin(AYM) “yok hükmünde” kararı vermesine rağmen Yargıtay kararı 30 Ocak 2024’te TBMM’de okutularak milletvekili kaydının düşürülmesi gündemdeki yerini koruyor.

Can Atalay, TBMM’de temsil edilen muhalefet partilerinin çağrısıyla 16 Ağustos 2024 Cuma günü toplanan Olağanüstü Genel Kurul’da AKP İzmir Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Alpay Özalan’ın TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık’a gerçekleştirdiği yumruklu saldırı hakkında “gereğini yapmıştır” deyip ardından da “konu kapanmıştır” değerlendirmesi yapan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yanıt verdi.

AKP ve MHP arasında “yumruk” ittifakı: “Gereğini yaptı”

Atalay, Devlet Bahçeli’nin açıklamalarına dair, “Mevcut duruma bir bakalım: “Can Atalay Olayı kapandı mı?” yoksa Meclis’i de içine alarak daha devasa bir boyuta mı taşındı? Bitirilmek için aylardır uğraşılan “Olay” her aşamada hukuku, adaleti, kurumları ve en sonunda Meclis’i nasıl içine alarak, tüketerek, kirleterek ve genişleyerek devam ediyor” ifadelerini kullandı.

“BASİT BİR İŞLEM”

Can Atalay, 10 Eylül’de TBMM’nin Meclis Başkanlığı’nın AYM kararını yazı olarak Genel Sekreterlik’e iletmesi ve milletvekilliğine yeniden dönmesi için yeniden Olağanüstü Genel Kurul’a çağrılmasını bir fırsat olarak değerlendirdi.

CHP’li Emir, 2. Atalay oturumu talebinin farkını ve tarihini açıkladı! Baş’tan ziyaret

Atalay, yapılması gereken için, “Anayasa Mahkemesi Kararı basit bir işlem gerektiriyor. Sorumluluk ve çözüm Meclis Başkanı’ndadır. Milletvekilleri listesine adım yazılacak, eğer gerekli görülüyorsa karar Meclis kürsüsünden okunacak. Bütün işlem bu basitliktedir” dedi.

Can Atalay’ın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeler yer aldı:

“Konu ismim ile anılsa da özünde Anayasa’ya, yasalara, hukuka, hakka ve adalete sahip çıkma mücadelesini veren, keyfiliğe karşı duran, hakkımdaki uygulamanın yarattığı ve daha da yaratacağı vahim sonuçların farkında olarak eylemde bulunan, çaba gösteren, savunan, destekleyen, dayanışan, şiddete boyun eğmeyen herkese, milletvekillerine, partilere teşekkür ediyorum.

Çabalarınız ülkemizin bugünü ve geleceği bakımından çok kıymetli.

Mevcut duruma bir bakalım: “Can Atalay Olayı kapandı mı?” yoksa Meclis’i de içine alarak daha devasa bir boyuta mı taşındı? Bitirilmek için aylardır uğraşılan “Olay” her aşamada hukuku, adaleti, kurumları ve en sonunda Meclis’i nasıl içine alarak, tüketerek, kirleterek ve genişleyerek devam ediyor.

Bu süreç hukukun açık emri yerine getirildiği zaman ancak durabilir. Can Atalay’ı bir süre daha hapiste tutmanın derdinde ve çabasında olanlar bile yol açtıkları tahribatı görüyorlar. Can Atalay’ı hapiste tutmayı başarabilmek konunun en önemsiz detayı. Ancak ne var ki Anayasa’ya uymak, hukuka bağlılık basit bir işleme, Can Atalay’ın milletvekili listesine yeniden yazılmasına gelip düğümlendiği için etrafından dolaşılamıyor, bastırıldıkça daha zorlayıcı biçimde ortaya çıkıyor. Anayasa’nın çiğnendiği yerde, çiğneyen her kurumun kendi meşruiyetini tartışmaya açtığı bir yerde artık olay Can Atalay Olayı’nı kat ve kat aşmış bir hal alıyor. “Bitti” denilenin, bitmesi için her türlü usul, erkan, kurum kimliği, yasa, Anayasa’yı ayaklar altına almanın sonuç getirmediği, olay’ın dönüp dolaşıp tekrar tekrar önlerine geldiğini/geleceğini artık herkes görüyor.

Meclis’in yeniden toplantıya çağrılması yeni bir fırsattır. “Olay” zaten kaçınılmaz olarak Meclis yeniden açıldığında her gün baş gündem olacaktır. Çünkü Anayasa’nın korunması ve uygulanması için yemin eden, birinci derece sorumlu olan Meclis, kendisi Anayasa’yı çiğneyerek varlığını sürdüremez. Bu durumun görüleceğini, söyleyenin de çok iyi bildiği hukuken dayanaksız gerekçelerin arkasına sığınılmadan adım atılmasını umuyorum.

Anayasa Mahkemesi Kararı basit bir işlem gerektiriyor. Sorumluluk ve çözüm Meclis Başkanı’ndadır. Milletvekilleri listesine adım yazılacak, eğer gerekli görülüyorsa karar Meclis kürsüsünden okunacak. Bütün işlem bu basitliktedir.
“Can Atalay Olayı”nda, Anayasa hukuk mu geçerli olacak keyfilik mi baskın gelecek mücadelesinin odaklandığı bilinciyle davranan, yeniden toplantı çağrısı için çaba gösteren bütün milletvekili arkadaşlarıma teşekkür ediyor, başarılar diliyorum.”