ABC Politik

Gündem

Enginyurt’tan Yapıcıoğlu’na “İmamoğlu” davası | Uçum topa girdi | Erdoğan’dan “maksimalist” cevap

Email :

DP Genel Başkan Yardımcısı Cemal Enginyurt, Anayasa’nın ilk 4 maddesini savunanlara yönelik “Ahmağa anlatır gibi tek tek söyledim. Buna rağmen anlamamakta ısrar ediyorlar” diyen HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu hakkında suç duyurusunda bulundu. Cemal Enginyurt, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun kullandığı “Ahmak” kelimesini Süleyman Soylu’ya iade ettiği için hapis cezası verildiğini hatırlattı. AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Anayasa’nın ilk dört maddesiyle ilgili bizim açımızdan herhangi bir tartışma yoktur. Cumhur İttifakı’nın böyle bir sıkıntısı, derdi de yoktur” dedi. Cumhurbaşkanlığı Hukuk Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum ise ilk 3 maddenin korunması gerektiğini ve vatandaşlık tanımının Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün yaptığı tanımdaki haliyle kalacağını söyledi.

ABC POLİTİK HABER MERKEZİ

Hür Dava Partisi(HÜDA PAR) Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun, Türkiye Cumhuiyeti’nin niteliklerini belirleyen Anayasa’nın ilk 3 maddesini koruma altına alan 4. maddenin kaldırılmasını talep etmesine yönelik tepkiler devam ediyor.

Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Cemal Enginyurt, Zekeriya Yapıcıoğlu’nun “ahmak” ifadesi nedeniyle dün İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Cemal Enginyurt’un verdiği dilekçede, Yapıcıoğlu’na “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” ve “Anayasayı ihlal” suçlamaları yöneltildi.

 

Enginyurt, 2019 yılında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na, kendisine “ahmak” diyen dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya aynı kelimeyi iade ettiği için hapis ve siyasi yasak cezası verildiğini hatırlattı.

Anka Haber Ajansı’na konuşan Cemal Enginyurt, şu ifadeleri kullandı:

“Ekrem İmamoğlu ‘ahmak’ dedi diye 2 yıl 7 ay 15 gün ceza aldıysa bu millete ahmak diye hakaret eden Zekeriya Yapıcıoğlu derhal yargılanmalıdır ve HÜDA PAR kapatılmadır. Zekeriya Yapıcıoğlu, Recep Tayyip Erdoğan’ın küçük bir aparatıdır. Recep Tayyip Erdoğan ‘Darbe Anayasası’ diyerek bu Anayasa’ya ihanet etmektedir. Recep Tayyip Erdoğan, aparat olarak Zekeriya Yapıcıoğlu’nu kullanarak Türk milletinin tepkisini ölçmektedir. Zekeriya Yapıcıoğlu ve Recep Tayyip Erdoğan’a hatırlatırım ki Anayasa’nın ilk dört maddesi kırmızı çizgimiz değil, canımızdır, kanımızdır. Anayasa’nın 4’üncü maddesini değiştirecek adamı Allah yaratmamıştır. Yüreği yeten gelsin değiştirmeyi Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde denesin.”

ERDOĞAN’DAN “MAKSİMALİST” CEVAP

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Müteahhitler Birliği Yurtdışı Müteahhitlik Hizmetleri Başarı Ödülleri Töreni’nde konuşma yaptı.

Burada, Anayasa’nın ilk 4 maddesi ile ilgili açıklamalara değinen Recep Tayyip Erdoğan, “Anayasa’nın ilk dört maddesiyle ilgili bizim açımızdan herhangi bir tartışma yoktur. Cumhur İttifakı’nın böyle bir sıkıntısı, derdi de yoktur” dedi.

İlk 4 maddeye dair tartışmaları “maksimalist yaklaşım” olarak değerlendiren Erdoğan, “Maksimalist yaklaşımların sürece zarar verdiğini düşünüyoruz. Siviller eliyle yapılmış, tamamen sivil iradenin ürünü bir anayasa, 15 Temmuz gecesi göğsünü tanklara siper eden kahraman milletimize karşı borcumuzdur. Milletimizi darbe anayasasından kurtarmak, Türkiye’nin önünü açmak istiyoruz. Siyaset kurumunun da yapıcı ve mutedil yaklaşması gerektiğine inanıyoruz” şeklinde konuştu.

Maksimalizm nedir?

Wikipedia’ya göre sanatta minimalizme tepki olan maksimalizm, aşırılığın estetiği demektir. Felsefesi, minimalist slogan olan “daha az daha çoktur”a zıt olarak “çok, çoktur” şeklinde özetlenebilir.

UÇUM DA TOPA GİRDİ

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı’nın 19 Ağustos’ta Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklamada, “İlk maddesinden son maddesine kadar” yeni bir anayasa yazma hedefinden bahsetmesinin ardından açıklama yapan Cumhurbaşkanlığı Hukuk Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, Zekeriya Yapıcıoğlu’nun açıklamasının ardından da yeni bir açıklama yaptı.

Uçum’dan Yazıcı’ya ilk 4 madde kalkanı

Mehmet Uçum, Anayasa’nın ilk 3 maddesinin ve “değiştirilmezlik ilkesi”nin korunması gerektiğini belirtti. Uçum ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün vatandaşlık tanımının da korunacağını belirtti.

Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Mehmet Uçum, şu ifadeleri kullandı:

“BİR SABAH NOTU:

Yeni anayasa tartışması bakımından iki konuya açıklık getirmek gerekir:

1-) İLK ÜÇ MADDE VE DEĞİŞTİRİLMEZLİK İLKESİ

Öncelikle belirtelim ki ilk üç maddenin ve ilk üç maddeye ilişkin “değiştirilmezlik ilkesi”nin korunması gerekir.
Aktüel gündeme bakılırsa aslında ilk üç maddedeki esaslar tartışma konusu değil. Türkiye toplumunun ilk üç madde konusunda genel mutabakatı olduğu görülüyor. Aktüel açısından mesele gelecek kuşaklar bakımından ilk üç maddeye ilişkin değiştirilmezlik ilkesinin anlamıdır.

Bu yönüyle değiştirilmezlik ilkesi yaklaşımı gelecek kuşaklara ülkesel birikimin korunmasıyla ilgili güçlü bir siyasi ve hukuki perspektif sunmak anlamına gelir.

Ayrıca değiştirilmezlik ilkesi kurucu neslin gelecek kuşaklara nasihatıdır, söylendiğinin aksine sonraki neslin iradesine ipotek koymak değildir, bu maddeten mümkün de olmaz.

Çünkü nihayetinde her kuşak kendi kuruculuğunu yapma hakkına sahiptir. Ancak her yeni kuruculuk önceki neslin birikimine dayanmak zorundadır. Aksi takdirde devletin, ulusun ve ülkenin devamlılığını sağlamak riske girer. Hatta devamlılık sağlanamaz.

Diğer deyişle hiç bir yeni kuruculuk geçmişi sıfırlayarak yapılamaz. Nesnel olarak da öznel olarak da bu imkansızdır. Bu nedenle değiştirilmezlik ilkesi ülkesel birliğin ve devamlılığın temeli demektir. Bu temele sahip çıkmak da gelecek neslin ödevidir. Bu ödevi hatırlatacak değiştirilmezlik ilkesini vurgulamak da mevcut neslin görevidir.

2-) VATANDAŞLIK

Vatandaşlık toplumun özelliklerine ve çeşitliliğine göre değil; milletin niteliklerine ve birliğine göre belirlenir; vatandaşlık toplumun üyesi olmaktan doğmaz, milletin mensubu olmaktan kaynaklanır.

Türk vatandaşlığının içeriğini Cumhuriyet vatandaşlığı oluşturur. Yani Türk vatandaşlığı kurtuluş ve kuruluş sürecinin ortaya çıkardığı olgusal bir vatandaşlıktır. Kesinlikle bir etnisiteye dayanmaz ve asla ırki bir vatandaşlık değildir.

Atatürk “Türkiye Cumhuriyetini kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir” tanımını yapmıştır.

Bu tanımdan yola çıkarak belirlemek gerekirse Türk vatandaşlığı Cumhuriyetin kurucusu olan Türk Milletinin mensubu olmaktır.

Bu nedenle Türk vatandaşlığı Anayasa ile verilen bir vatandaşlık yani anayasal vatandaşlık değil Anayasa ile tespit ve teşhis edilen ve anayasa ile hukuku oluşturulan vatandaşlıktır.

Yeni anayasa Türk vatandaşlığı kavramını elbette koruyacaktır. Çünkü Türk vatandaşlığı kavramı anayasa hukukuyla üzerinde oynanacak yani sadece hukukun konusu olan bir kavram değildir. Türk vatandaşlığı ismiyle de içeriğiyle de tartışılamaz.”

 

Meclis’e “ödev” vermişti

Uçum, 12 Eylül 2024 tarihinde, 1980 Darbesi’nin yıl dönümü nedeniyle yaptığı açıklamada, yeni yasama döneminde yeni anayasa yapmanın “TBMM’nin en önemli ödevi” olduğunu savunmuştu.

Mehmet Uçum, 1921 Anayasası’ndan beri var olan yasama yetkisi tekelinin Cumhurbaşkanlığı Hükumet Sistemi’ne geçtikten sonra TBMM’ye verildiğini savunarak yeni anayasanın TBMM tarafından çıkarılacak bir kanunla yapılabileceğini söylemişti.

Uçum’un “yeni anayasa” talebi, AYM’nin Erdoğan kararını hatırlattı

“AHMAĞA ANLATIR GİBİ ANLATTIM” DEMİŞTİ

Zekeriya Yazıcıoğlu, 14 Eylül 2024 tarihinde katıldığı Rehber TV canlı yayınında, Anayasa’da cumhuriyet rejimi ve temel niteliklerinin yer aldığı ilk 3 maddeyi koruma altına alan 4. maddeye karşı olduğunu söylemişti.

Yapıcıoğlu, “Ahmağa anlatır gibi tek tek söyledim. Buna rağmen anlamamakta ısrar ediyorlar. Onların bile anlayacağı şekilde söyleyeyim: Biz, Anayasa’nın 4. maddesi olmasın diyoruz. Kameraya bakarak söyleyeyim bir daha: Anayasa’nın 4. maddesi olmasın diyoruz. Anayasada değiştirilemez maddelerin olmaması demek, bütün o değiştirilemez dediğiniz maddelerin hepsini değiştirelim anlamında değildir. Anayasa’nın 4. maddesine karşıyız, anladınız mı?” ifadelerini kullanmıştı.

ÇELİK DE “OLUMSUZ” YANIT VERMİŞTİ

AKP Sözcüsü Ömer Çelik de 16 Eylül 2024 tarihinde düzenlediği basın toplantısında Yapıcıoğlu’nun açıklamalarına yanıt vermişti.

Ömer Çelik, “Anayasa’nın dört maddesiyle ilgili herhangi bir tartışmamız yoktur. Bu konudaki değişiklik teklifleri bizim açımızdan olumlu değildir” demişti.

AKP’den HÜDA PAR’a: Bizim açımızdan olumlu değildir

İMAMOĞLU’NA SİYASİ YASAK İSTENMİŞTİ

Dönemin CHP İstanbul Büyükşehir Belediye(İBB) Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu’nun kazandığı 31 Mart 2019 tarihli İBB Başkanlığı seçimi iptal edilmiş, bunun üzerine 23 Haziran 2019’da 2. Turu yapılan seçimleri farkı daha da açarak Ekrem İmamoğlu kazanmıştı.

İBB Başkanı seçilen Ekrem İmamoğlu, 30 Ekim 2019 tarihinde Fransa’nın Strasbourg kentinde düzenlenen Avrupa Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nde yaptığı konuşmada kendisinin kazandığı seçimlerin iptal edilmesini eleştirmişti.

Dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise 4 Kasım 2019 tarihinde, Ekrem İmamoğlu’na yönelik olarak, “Avrupa Parlamentosu’na gidip, Türkiye’yi şikayet eden ahmağa söylüyorum. Bunun bedelini bu millet sana ödetecek” ifadelerini kullanmıştı.

Süleyman Soylu’ya yanıt veren Ekrem İmamoğlu, “Ben lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adama bakarım adam mı diye derim. Bu seviye noktasında da söyledikleri yaptıkları da zaten belli, o tarafına çok girmek istemiyorum ama oraya bir cümle yapmak isterim. 31 Mart’ta seçimi iptal edenler ve dünyada, Avrupa’da, onların gözünde nereye düştüğümüz noktasında, o olan şeylere, biten şeylere baktığımızda, tam da işte 31 Mart’ta seçimi iptal edenler ahmaktır. Önce ona bir odaklansın” demişti.

Yüksek Seçim Kurulu’nun(YSK) şikayeti üzerine İmamoğlu hakkında, “Kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen hakaret” suçlaması yapıldı ve iddianame, 28 Mayıs 2021 tarihinde İstanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

Mahkeme, 14 Aralık 2022 tarihinde İmamoğlu hakkında, 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası ve siyasi yasak kararı verdiğini açıkladı. İlk derece mahkemesinin verdiği karar, istinafa taşındı.

“Kameraya bakan” Yapıcıoğlu’ndan, ilk 4 maddeyi savunanlara: Ahmağa anlatır gibi söyledim

Enginyurt’tan Yapıcıoğlu’na “İmamoğlu” davası | Uçum topa girdi | Erdoğan’dan “maksimalist” cevap