ABD’nin 47. Başkanı olarak 2025’te göreve başlayacak olan Donald Trump, ikinci dönem kabinesini ve yakın ekibini belirlemeye başladı. 20 Ocak 2025‘te Beyaz Saray’a geri dönecek olan Trump, ulusal güvenlik ve dış politika alanlarında radikal eğilimleriyle tanınan isimleri göreve getiriyor. Özellikle Çin ve göç politikalarında sert bir çizgi belirleyen Trump, ABD’nin iç ve dış siyasetine farklı bir yön vermeye hazırlanıyor.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞINA MARCO RUBIO

Dışişleri Bakanı olarak Senatör Marco Rubio’nun atanması gündemde. Çin ve Venezuela konusunda sert tutumuyla bilinen Rubio, Trump yönetiminde dış politikada kilit bir rol oynamaya hazırlanıyor. Yunus Erdölen‘in analizine göre, Rubio’nun Türkiye’nin Suriye operasyonlarına ve Venezuela ile kurduğu ilişkilere karşı eleştirel bir tutumu bulunuyor. Özellikle Çin ile ilişkilerde katı bir tavır sergilemesi beklenen Rubio, Foreign Policy‘de yayımlanan analizlere göre de ABD’nin Asya stratejisini belirlemede etkin bir isim olabilir. Rubio’nun İsrail’e güçlü desteği ve radikal açıklamaları da dikkat çekiyor. ABD-Çin ilişkilerinde gerginliğin tırmanması olası görünüyor.

BM DAİMİ TEMSİLCİSİ ELİSE STEFANIK

Trump, BM Daimi Temsilciliği için Elise Stefanik’i aday gösterdi. Genç ve sert bir isim olan Stefanik, Trump’ın genç ve radikal ekiplerinden biri olarak öne çıkıyor. Erdölen’in değerlendirmesine göre, Stefanik’in Filistin ve BM politikalarına yönelik tavrı oldukça keskin. BM’ye “Hamasçı” diyebilecek kadar radikal bir söyleme sahip olan Stefanik, BM’de Gazze ve Filistin konularında sert kararlar alınmasını destekleyebilir. Özellikle İsrail destekçisi olarak bilinen Stefanik’in, ABD’nin BM politikalarını sert bir çizgiye çekmesi bekleniyor.

ULUSAL GÜVENLİK DANIŞMANI MIKE WALTZ: RADİKAL BİR SEÇİM

Trump, Ulusal Güvenlik Danışmanı olarak Mike Waltz’ı seçmeye hazırlanıyor. Waltz, ABD’nin Çin ve İran politikalarında “şahin” bir tutuma sahip. Erdölen’in tespitine göre, Waltz’ın Ukrayna’ya yardımları kesme eğilimi ve Çin’e karşı sert tavrı dikkat çekiyor. Gazze’deki ateşkese karşı olan Waltz, ABD’nin dış politika kararlarını daha da sertleştirecek bir isim olarak görülüyor. Özellikle, Türkiye’nin Filistin politikalarına yönelik eleştirileriyle bilinen Waltz, Ortadoğu’da gerilimi artırabilecek potansiyele sahip.

SAVUNMA BAKANLIĞINA PETE HEGSETH ADAY GÖSTERİLDİ

Trump, Savunma Bakanı olarak eski asker Pete Hegseth’i aday gösterdiğini duyurdu. Hem Irak hem de Afganistan’da görev yapmış olan Hegseth, uzun süredir gaziler için çeşitli programlar düzenleyen bir isim. Hegseth, ayrıca Fox News’te yaptığı yorumlarla Trump’a yakınlığıyla biliniyor. Trump, Truth Social platformunda yaptığı açıklamada, Hegseth’in sürpriz bir isim olarak seçildiğini belirtti. Fox News’teki programlarıyla da tanınan Hegseth’in, özellikle Trump’ın tabanını memnun edecek radikal söylemler kullanması bekleniyor. Bu hamle, Trump’ın askeri politikalarına daha milliyetçi ve radikal bir yön vereceğinin sinyallerini taşıyor.

İÇ GÜVENLİK BAKANLIĞINA KRISTI NOEM

South Dakota Valisi Kristi Noem, Trump tarafından İç Güvenlik Bakanı olarak aday gösterildi. Göç ve Gümrük Muhafaza İdaresi (ICE) ile Gümrük ve Sınır Muhafaza Birimi (CBP) gibi kuruluşları bünyesinde barındıran İç Güvenlik Bakanlığı, ABD’nin göçmen politikalarında kilit rol oynuyor. Noem’in atanması, Trump’ın göçmenlik politikasını daha da sertleştirme ve sınır güvenliğini güçlendirme kararlılığını gösteriyor. Uzmanlara göre, Noem’in bu göreve gelmesi, ABD’nin göçmen politikasında katı önlemler alınacağının bir işareti.

CIA DİREKTÖRLÜĞÜNE RATCLIFFE ATANIYOR

Eski Ulusal İstihbarat Direktörü John Ratcliffe, Trump tarafından CIA Direktörlüğüne aday gösterildi. Ratcliffe, Trump’ın ilk döneminde de istihbarat teşkilatında görev yapmış ve Trump’a yakınlığıyla bilinen bir isim.  Yorumlara göre, Ratcliffe aşırı sağcı görüşleriyle tanınan ve Trump’ın güvenini kazanan bir figür olarak öne çıkıyor. Texas’ta Kongre üyeliği yapmış olan Ratcliffe, CIA’de ABD’nin güvenlik politikalarını daha agresif bir şekilde yönlendirebilir.

YENİ KURUM: HÜKÜMET VERİMLİLİĞİ DEPARTMANI (DOGE)

Trump, ABD’de bir ilki gerçekleştirerek Hükümet Verimliliği Departmanı’nı (DOGE) kurdu ve Elon Musk’ı bu kurumun başına getirdiğini duyurdu. Trump’ın yaptığı açıklamaya göre, Musk’ın liderliğinde DOGE, federal hükümetin verimliliğini artırma, gereksiz harcamaları kısma ve bürokrasiyi azaltma gibi hedeflerle çalışacak. Trump, Bağımsızlık Bildirgesi’nin 250. yılı olan 2026’ya kadar daha küçük ve etkili bir hükümet oluşturmak istediklerini kaydetti. Bu kurumun, kamu harcamalarındaki büyük israfı azaltacağı ve hükümetin vatandaşlara daha doğrudan hizmet sunmasını sağlayacağı belirtiliyor. Musk ise “Bu, sistemde ve hükümet israfına dahil olanlar arasında şok dalgaları yaratacak” ifadesini kullandı.

SENATO ONAY SÜRECİ: HIZLI ONAY BEKLENİYOR

Trump’ın kabine üyeleri ve ekibinin Senato onay sürecinin bu dönemde daha hızlı ilerlemesi bekleniyor. 5 Kasım’daki seçimlerde Senato’da 53 sandalyeye ulaşan Cumhuriyetçilerin çoğunluğu, Trump’ın kabinesinin hızlıca göreve başlaması için bir avantaj sağlıyor. Trump’ın ilk döneminde Demokratların çoğunlukta olduğu Senato, birçok kabine üyesi adayının onay sürecini aylarca bekletmişti. Ancak bu dönemde Cumhuriyetçilerin desteği, Trump’ın kabinesine hız kazandırabilir.

YENİ KABİNENİN DIŞ POLİTİKA ETKİLERİ

Foreign Policy‘de yayımlanan analizde, Trump’ın ikinci dönem kabinesinin dış politika üzerindeki etkilerine dikkat çekildi. ABD’nin Çin, İran ve göçmen politikalarında sertleşmesi beklenirken, Avrupa ile ilişkilerde daha fazla gerilim yaşanabileceği öngörülüyor. Foreign Policy analizine göre, Trump’ın NATO’dan çekilme ihtimali düşük olsa da Avrupalı müttefiklerine yönelik baskı politikasını sürdürmesi bekleniyor.

Bu bağlamda, ABD’nin dış politikada daha müdahaleci ve sert bir tutum sergileyeceği, özellikle İsrail’e olan güçlü desteğin yeni dönemde artacağı öngörülüyor.

abcpolitik.com