ABC Politik

Gündem

Baş’tan BM’ye ABD ve AKP çağrısı: Bedel ödemesi lazım

Baş’tan BM’ye ABD ve AKP çağrısı: Bedel ödemesi lazım
Email :

TİP Genel Başkanı Erkan Baş, Kayseri’de ve AKP’nin desteklediği ÖSO’nun kontrolündeki Afrin’de yaşanan provokatif olayların esas sorumlusunun ABD’nin kışkırttığı savaş olduğu değerlendirmesinde bulundu. Erkan Baş, ABD ve destek veren AKP’nin BM düzeyinde hesap vermesi gerektiğini söyledi.

ABC POLİTİK HABER MERKEZİ

Kayseri’de 30 Haziran Pazar akşamı Suriyeli İ.A.’nın 7 yaşındaki amcasının kızını taciz ederken yakalanmasının ardından Suriyelilere ait iş yerlerine yönelik provokatif saldırılar ve 1 Temmuz Pazartesi günü, AKP iktidarının 19 Şubat 2015 tarihinde ABD ile imzaladığı “Eğit-Donat” protokolüyle desteklediği Özgür Suriye Ordusu(ÖSO) isimli grubun kontrolünde olan Afrin’de Türk Bayrağı’na, Türk askerine ve Türk TIR’larına yönelik provokatif saldırılar tartışılmaya devam ediyor.

Türkiye İşçi Partisi(TİP) Genel Başkanı Erkan Baş da Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde(TBMM) düzenlediği haftalık basın toplantısında yaşanan olaylara dair görüşlerini paylaştı.

“10 SENE ÖNCE UYARDIK”

Erkan Baş, Suriye’de çatışmalar başladığı dönemde iktidara çatışmalara dahil olmama çağrısı yaptıklarını fakat iktidarın “pay alma” hedefiyle hareket ettiğini söyledi.

Baş, şu ifadeleri kullandı:

“Hatırlayın, bundan 10 sene kadar önce Suriye’de ilk gerilimler başladığında bu ülkenin sosyalistleri, devrimcileri, antiemperyalistleri, bu ülkenin yurtsever insanları dedik ki: Bu ateş bizi de yakar. Buraya bulaşmayalım. Amerikan emperyalizminin bölgede yaptığı operasyonların aleti olmayın. Ama işte yok ‘Büyük Osmanlı. Biz de payımızı alacağız’ gibi kamuoyuna dönük sözler, arka planda ise oradaki cihatçı çetelerle işbirliği temelli olarak Türkiye’yi Suriye’deki bu iç savaşın bir tarafı haline getirildi iktidar tarafından. Tayyip Erdoğan bunun 1 numaralı sorumlusuydu

Bugün Türkiye’de göçmen sorunu diye tartışılan sorunun temellerinden bir tanesi o gün atıldı. O gün uyaranlar vardı. Komşuluk hakkını hatırlatıyorduk yahu biz. Bunlar sözde dini bütün insanlar ya. Komşunun topraklarındaki yangına körükle gitme, benzin dökme. Şimdi geldiğimiz yer, geçtiğimiz günlerde Kayseri’de başlayanlar, Antalya Serik’te genç bir işçi kardeşimiz Suriyeli bir gencin öldürülmesi aslında nasıl büyük bir tehlikeyle karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor.”

“SİYASİ RANT” UYARISI

Erkan Baş, göçmen sorununun çözülebilmesi için sorunun kimler tarafından gerçekten çözülmek istendiğinin kimlerin ise bu sorundan siyasi rant elde etmek için kullanıldığının tespit edilmesi gerektiğini söyledi.

ABD’nin bölgedeki çatışmalarda sorumluluk sahibi olduğu yorumunu yapan Baş şöyle konuştu:

“Bir kere işin içinde Amerika Birleşik Devletleri’nin varlığını görmeyen hiç kimse, ABD’nin sorumluluğunu görmeyen hiç kimse bu soruna gerçek bir çözüm üretemez. Bugün bölgemiz neden bu halde sorusunun birinci yanıtı emperyalizmin bölgemizde halkları birbirine düşürerek savaşlarla, çatışmalarla burayı dizayn etme ve burayı kendi istediği gibi yönetme arayışıdır. Hemen bunun yanına yazılması gereken bir şey, bu ülkede göçmen sorunu üzerine tartışan herkesin mutlaka söylemesi gereken söz bu işin 1. dereceden sorumlusunun AKP iktidarı ve Recep Tayyip Erdoğan olduğudur.

Bu gerçek sorun, siyasi bir hesabın, günlük siyasi çekişmelerin konusu haline getirilmemelidir. Ortada gerçekten bir sorun varken yangına körükle giden kim olursa olsun sadece kendini düşünüyordur. Bu ülkenin geleceğini, bu ülkenin insanlarının geleceğini düşünmüyordur. Bunları akılla, vicdanla ve sorumlulukla en başa yazdıktan sonra çözümü tartışmamız gerekmektedir.”

SURİYEYLE İLİŞKİLER VE GERİ KABUL ANLAŞMASI

“O zaman ne yapacağız?” diye soran Erkan Baş, çözüm önerilerini sıraladı.

Baş, öncelikle Suriye’de barışın sağlanması ve buna bağlı olarak da Suriye ile barışın sağlanması gerektiğini söyledi.

Erkan Baş şu ifadeleri kullandı:

“1) Suriye’yle barış sağlanmadan ve Suriye’de barış sağlanmadan bu sorunun çözülmesi mümkün değildir. Eğer gerçekten çözüm istiyorsak derhal Suriye’de barışım sağlanması ve Suriye ile Türkiye arasında barışın tesis edilmesi için mücadele etmemiz gerekiyor.

Bu iş öyle iktidarın keyfine bırakılabilecek bir iş değildir. Onların günlük siyasi çıkarlarına, günlük para hesaplarına alet edilebilecek bir iş değildir.

İkincisi, Geri Kabul Anlaşması. Yani Türkiye’yi Avrupa karşısında, ‘Ben bu sorunu kendi ülkemin içerisine sıkıştırırım. Avrupa’daki beyzadeler siz rahat edin. Oranın patronları, hiç kendinize dert edinmeyin, hatta siz gelin istediğiniz, işinize yarayacak olanları seçin, kalanları biz burada hapsedelim’ diyerek çözülebilecek bir iş değildir. O yüzden bu Geri Kabul Anlaşması’nın iptali bizim için son derece önemli. Geri dönmenin koşullarının sağlanması son derece önemli.”

CHP’den Kayseri ve Suriye provokasyonlarına karşı Esadla normalleşme çağrısı

BM’YE ABD VE EMPERYALİZM ÇAĞRISI

Baş, çatışmaları kışkırttığı değelerlendirmesini yaptığı ABD’nin Birleşmiş Milletler(BM) düzeyinde bedel ödemesi gerektiğini belirtti.

Erkan Baş, “Mesela bunun için ABD’nin bedel ödemesi gerekir. Suriye’de bu savaşı kışkırtmış kim varsa, Birleşmiş Milletler düzeyinde bunlara hesap ödetilmesi ve Suriye’nin yeniden inşası konusunda bu yıkımın sorumlularının elini taşın altına koyması ve Arap şeyhlerinin, Körfez sermayesinin elini taşın altına koyması için baskı yaratılmalı.” dedi.

“TÜRKİYE’DEKİ SORUNUN KAYNAĞINDA NE VAR?”

Baş son olarak, Türkiye’nin bir göçmen politikası oluşturması gerektiğini söyledi.

“Türkiye’deki sorunun kaynağında ne var?” sorusunu soran Erkan Baş, şu yanıtı verdi:

1) Patronlar bunu bir ucuz iş gücü olarak görüyor. En ucuza çalıştırılabilecek göçmenleri kullanabilirim diye bakıyor. Sadece maliyetleri düşürebilirim, daha çok para kazanabilirim diye bakıyor. Bunun adını koyacağız.

2) Adalet ve Kalkınma Partisi, bilerek ve isteyerek ghettolar yaratmaya ve bunları kendi kontrolünde, kendi siyasi amaçları için, kendi ülkeyi dönüştürmek istediği biçim için ve yarın öbür gün paramiliter kuvvetler kullanmak için Adalet ve Kalkınma Partisi bunu bilerek ve isteyerek yapıyor.

Üçüncüsü, ortaya çıkan bu gerçek sorunu, basit siyasi çıkarları için kullanan faşistleri de tanımamız gerek.

Şimdi bunları tanımladıktan sonra ‘söz konusu olan insandır’ anlayışıyla beraber gerçek çözüm önerilerinin üretilmesi son derece acil ve yaşamsal bir sorun haline gelmiştir.”

Kılıçdaroğlu, Kayseri ve Suriye provokasyonlarında “BOP”u işaret etti: İç karışıklık dış müdahale zemini oluşturur