ABC Politik

Ekonomi

Tanal’dan fakirliğe “takdiri ilahi” diyen Akit yazarına “mücadele” yanıtı

Tanal’dan fakirliğe “takdiri ilahi” diyen Akit yazarına “mücadele” yanıtı
Email :

CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, yoksulluğu “takdiri ilahi”ye bağlayan Yeni Akit Yazarı Ali Sandıkçıoğlu’na, “Fakirliğin bir kader olduğunu kabullenmek, insanların daha iyi bir yaşam için mücadele etme haklarını ve imkânlarını göz ardı etmek demektir” şeklinde yanıt verdi.

ABC POLİTİK HABER MERKEZİ

AKP iktidarının uyguladığı ekonomi politikalarının sonucu olan enflasyonla daha da artan yoksulluk toplumun tepkisine neden oluyor.

Yandaş yeniakit.com.tr Yazarı Ali Sandıkçıoğlu, dün yayınlanan yazısında Kur’an-ı Kerim’deki Ali İmran Suresi’nin 26. Ayeti’ne referans verdi yoksulluğu “takdiri ilahi”ye bağlayıp boyun bükmeyi öğütledi.

CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal ise Ali Sandıkçıoğlu’nun bu görüşüne karşı çıktı. Mahmut Tanal, “Fakirliğin bir kader olduğunu kabullenmek, insanların daha iyi bir yaşam için mücadele etme haklarını ve imkânlarını göz ardı etmek demektir” ifadelerini kullandı.

Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Tanal şu ifadeleri kullandı:

“Akit Yazarı Ali Sandıkçıoğlu:

“Fakir olan takdiri ilahiyeye boyun büküp, sabır edecek, asla servet düşmanı olmayacak” diyor.

Akit yazarının bu düşüncesine katılmadığımı belirtmek isterim.

Her insanın onurlu ve insanca bir yaşam sürme hakkı vardır. Fakirliğin bir kader olduğunu kabullenmek, insanların daha iyi bir yaşam için mücadele etme haklarını ve imkânlarını göz ardı etmek demektir.

Toplumun her kesiminden insan, eşit fırsatlar ve adil bir yaşam standardı talep etme hakkına sahiptir. Bu doğrultuda, fakirlik sorununun çözülmesi için sosyal adaletin sağlanması, eğitim, sağlık ve istihdam alanlarında eşitlikçi politikaların uygulanması gerekmektedir.

Fakirliği kabullenmek yerine, bu durumu değiştirmek için çaba göstermek, toplumsal dayanışmayı ve ortak çözümler üretmeyi teşvik etmeliyiz. Fakirliği bir yazgı olarak görmeyip, adil ve eşit bir toplum için çalışmak hepimizin sorumluluğudur. Servet düşmanlığı yapmak yerine, zenginliklerin adil paylaşımını ve her bireyin insan onuruna yakışır bir yaşam sürmesini savunmalıyız.

Hep birlikte daha adil, daha eşit ve daha umut dolu bir gelecek için çalışmalıyız. Fakirliği yenmek, ancak birlikte hareket ederek ve dayanışma içinde olarak mümkün olabilir.

Sevgi ve saygılarımla”

“BOYNU BÜKÜK YETİMLER” DİYE BAŞLAYIP “TAKDİRİ İLAHİ”YLE BİTİRDİ!

Ali Sandıkçıoğlu, “Boynu bükük yetimler” başlıklı yazısında şu ifadeleri kullanmıştı:

“DEĞERLİ KARDEŞLERİM:

Sakın beni fakirlik edebiyatı yaparak zenginlere düşmanmış gibi düşünmeyin.

Kur’an-ı Kerim’de Cenab-ı Hakk’ın sarih ayet-i kerimesi vardır.

Cenab-ı Hakk şöyle buyuruyor:

“Deki: ey mülkün sahibi Allahım! Dilediğine mülk verirsin, dilediğinden de mülkü çeker alırsın ve dilediğini aziz edersin, dilediğini zelil edersin, hayır yalnız senin elindedir, muhakkak ki sen her şey’e kadirsin.” (Ali imran 26)

Hiçbir zaman inanmış bir Müslüman olarak kimsenin malına, mülküne, servetine karşı gözümüz olmaz, düşmanda olmayız. İslam inancı buna manidir.

Ancak zengin zenginliğini bilecek, İslam’ın emir ettiği şekilde zenginliğinin icaplarını yerine getirecektir.

Fakir olan da takdiri ilahiyeye boyun büküp, sabır edecek, asla(!) servet düşmanı olmayacak. Servet sahiplerini kıskanmayacak. Hasetlik yapmayacak…

Daha doğrusu hased ateşiyle yanmayacak.

Kıskançlık çukurunda yuvarlanıp durmayacaktır.”