ABC Politik

Dünya

İsrail’in ilk kez El Fetih’i vurduğu saldırının asıl hedef kim?

Email :

İsrail’in Lübnan’da ilk kez El Fetih örgütünü hedef alan saldırısını değerlendiren TELE1 Ankara Haber Müdürü Musa Özuğurlu, “ ‘Acaba İsrail aynı zamanda Mahmud Abbas yönetimine de mi bir mesaj vermek istiyor?’ sorusunu doğuruyor. Batı Şeria’daki insanların Mahmud Abbas yönetimine gereği gibi cevap vermediği ya da gereğini yerine getirmediği için bir tepki içerisinde olabileceğini söyleyebiliriz” dedi.

ABC POLİTİK HABER MERKEZİ

İsrail ordusu, önceki gün Lübnan’ın güneyindeki Sidon kentine bir saldırı düzenlemiş ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın liderliğini yaptığı El Fetih Hareketi’nin silahlı kanadı El Aksa Şehitleri Tugayı’nın komutanlarından Halil Makdah hayatını kaybetmişti.

TELE1 Ankara Haber Müdürü Musa Özuğurlu, İsrail ordusunun ilk kez El Fetih Hareketi’ni hedef aldığı saldırıyı Lübnan’dan Ülkü Çoban’ın sunduğu “Gün Ortası” programına bağlanarak değerlendirdi

Musa Özuğurlu, İsrail’in belirlediği belirlediği isim listesine göre saldırılarını sürdürdüğünü belirterek, “Bugüne kadar tabii ki Hamas, Filistin Halk Kurtuluş Cephesi, İslami Cihad ve Hizbullah’ı hedef aldığını biliyoruz. İsrail, bu stratejiyi Ideyib’den bu yana devam ettiriyor. Özellikle saptadığı bir isim listesi var. Son olarak İsmail Haniye’nin öldürüldüğünü, daha sonra da Hizbullah’ın çok önemli komutanlarından birisinin öldürüldüğünü biliyoruz” dedi.

“EL FETİH DAHA ILIMLI”

Özuğurlu, El Fetih Hareketi’nin, bölgedeki diğer örgütlere göre İsrail’e göre daha ılımlı ve masada çözümden yana bir örgüt olduğunu hatırlattı.

Musa Özuğurlu, “Şimdi bunun El Fetih’e uzanmış olmasının önemi şu: El Fetih, bugüne kadar, yani Mahmud Abbas liderliğindeki El Fetih, -ki El Fetih’in şöyle bir özelliği de var: Batı Şeria tarafındaki hakim olan örgüt. Diğer taraftan Mahmud Abbas’ın uluslararası alanda Batı ülkeleri tarafından yani, Hamas’ı terör örgütü ilan etmiş olanlar da dahil Batı ülkeleri arasında legal olarak görülen, kabul edilmiş olarak görülen isim olduğunu belirtmek lazım. Dolaysıyla bu, İsrail açısından da böyle tırnak içinde. Çünkü, El Fetih, hiçbir zaman için İsrail’e karşı örneğin bir Hamas ya da az önce saydığım örgütler gibi radikal bir çıkış içerisinde olmadı. Bunun yanı sıra taa Yaser Arafat’tan bu yana ve Mahmud Abbasla özellikle devamında İsraille daha ılımlı, daha masada belki çözümün bulunabileceği görüşünde olan bir örgüt” ifadelerini kullandı.

“Abbas yönetimine mesaj vermek mi istiyor?”

Özuğurlu, İsrail’in bir taraftan Gazze’de saldırılarına devam ederken diğer taraftan Batı Şeria’da da ilerleyişini sürdürdüğünü belirterek akıllara Mahmud Abbas yönetimine bir mesaj mı verilmek istendiği sorusunun geldiği değerlendirmesinde bulundu.

Musa Özuğurlu, “Dolaysıyla İsrail’in böyle bir hamle yapmış olması gerçekten ‘Acaba İsrail aynı zamanda Mahmud Abbas yönetimine de mi bir mesaj vermek istiyor?’ sorusunu doğuruyor. Ama şunu da eklemek lazım. Şimdi dedik ya Batı Şeria tarafında hakim olan El Fetih. Batı Şeria tarafında da geçtiğimiz günlerde yeni İsrailli yerleşimcilerin Filistin köyünü hedef alıp evleri, araçları yaktığını hatta sivillere ateş açtıklarını biliyoruz. Bu durumda şöyle bir saptamayı da yapmak lazım: İsrail, Batı Şeria tarafında bir yandan Gazze tarafında bombardımana devam ederken Batı Şeria tarafında ilerlemeyi de sürdürüyor. Yeni yerleşim birimleri açarak Filistinlileri yine kendi bulundukları bölgelerden itmeye, onları göçe zorlamaya devam ediyor. Dolaysıyla bu stratejinin bir parçası olarak orada süren bu sürece karşı Filistinlilerin de direndiğini görüyoruz. Özellikle son olarak Nablus’ta yaşananlar bunu gösteriyor” şeklinde konuştu.

“Her tarafa karşı sert bir tutumda olduğunu göstermek istiyor”

Özuğurlu, İsrail’in bu saldırısıyla bölgedeki bütün güçlere karşı sert bir tutum içerisinde olduğunu gösterme çabası içerisinde olduğu yorumunu yaparken Batı Şeria’da Abbas yönetimine karşı tepkilerin olabileceğini söyledi.

Özuğurlu, şu ifadeleri kullandı:

“Şimdi burada İsrail’in hiç hedef gözetmeksizin ya da daha doğrusu taraf gözetmeksizin her tarafa karşı çok sert bir tutum içerisinde olduğunu göstermek istediğini anlıyoruz. Bu belki de çatışmaların niteliğini bu şekilde değiştirecektir. 2 açıdan değiştirebilir. 1) İsrail’e karşı zaten Batı Şeria tarafında mikro anlamda söyleyebileceğimiz direnişler devam ediyor. Çatışmalar, gözaltılar, ölümler devam ediyor. Diğer taraftansa Mahmud Abbas’a karşı da muhtemelen bir hareket yükselecektir. Zaten daha önceden kendisine karşı bir takım gösteriler söz konusuydu. Bu nedenle Batı Şeria’da da İsrail eğer bunu zorlamaya devam ederse Batı Şeria’daki insanların Mahmud Abbas yönetimine gereği gibi cevap vermediği ya da gereğini yerine getirmediği için bir tepki içerisinde olabileceğini söyleyebiliriz. O yüzden Batı Şeria’da da gerginliğin artabileceğini ve bunun total gerginliğe bir katkısının olabileceği öngörüsünde bulunabiliriz.”

“ZEYTUN’DA HAMAS KOMUTA MERKEZİ VURULDU”

İsrail Savunma Kuvvetleri(IDF), Gazze Şeridi’nin güneyinde bulunan Zeytun Mahallesi’nde, Hamas’ın geçmişte “Cafer Ali bin Abi Taleb Okulu” olarak hizmet veren bölgeye yerleştirdiği komuta ve kontrol merkezini vurduğunu açıkladı.

IDF’nin sosyal medya hesabından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Daha önce “Jaafer Ali Bin Abu Taleb” Okulu olarak hizmet veren bir yerleşkenin içine yerleştirilmiş bir Hamas komuta ve kontrol merkezi Zeytun bölgesinde bulundu. Hamas, yerleşkeyi büyük miktarda silah depolamak ve bölgede terörist faaliyetler yürütmek için kullanıyordu.

Bugün erken saatlerde, IDF ve ISA istihbaratının talimatıyla IAF, yerleşkeye tam isabetli bir saldırı düzenledi.

Saldırı öncesinde sivillere zarar verme riskini azaltmak için hassas mühimmat kullanımı, hava gözetimi ve ilave istihbarat da dahil olmak üzere çok sayıda adım atılmıştı.

Bu, Hamas’ın sivil altyapıyı istismar ederek uluslararası hukuku ihlal ettiğinin günlük hatırlatıcısıydı.”

 

İsrail’in ilk kez El Fetih’i vurduğu saldırının asıl hedef kim?