ABC Politik

Gündem

Esenyurt’tan sonra 3 belediyeye daha kayyım

Esenyurt’tan sonra 3 belediyeye daha kayyım
Email :

CHP’li İstanbul Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer’in ardından DEM Parti’li Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk, Batman Belediye Başkanı Gülistan Sönük ve Halfeti Belediye Başkanı Mehmet Karayılan yerlerine de kayyım atandı.

ABC POLİTİK HABER MERKEZİ

DEM Parti ile kurulan “Kent Uzlaşısı” sonucunda 31 Mart 2024 Yerel Seçimi’ni kazanarak göreve başlayan CHP’li İstanbul Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer’in “PKK/KCK silahlı terör örgütü üyesi olmak” suçlamasıyla açığa alınıp yerine İstanbul Vali Yardımcısı Can Aksoy’un kayyım olarak atanmasının ardından DEM Parti’li 3 belediyeye de kayyım atandı.

İçişleri Bakanlığı’nın yaptığı açıklamaya göre Mardin Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ahmet Türk, Batman Belediye Başkanı Gülistan Sönük ve Şanlıurfa Halfeti Belediye Başkanı Mehmet Karayılan’ın yerlerine de kayyım atandı.

Bakanlığın sosyal medya hesabından yapılan duyuruda şu ifadeler yer aldı:

“1. Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet TÜRK’ün

a) Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesinin 2021/6 esas sayılı KOBANİ DAVASI kapsamında SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜNE ÜYE OLMA suçundan 10 YIL HAPİS CEZASI ALMASI,

b) Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesinin 2022/142 esas sayılı dosyası kapsamında TERÖR ÖRGÜTÜ PROPAGANDASI YAPMAK suçundan davasının devam etmesi ve

c) Mardin Cumhuriyet Başsavcılığının 2024/7685 sayılı soruşturma dosyası kapsamında SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜNE ÜYE OLMA suçundan yürütülen soruşturması nedeniyle;

Ahmet TÜRK’ün Anayasa’nın 127’inci maddesi ile 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 47’inci maddesi gereğince geçici bir tedbir olarak İçişleri Bakanlığı’nca görevden uzaklaştırılmıştır.

5393 sayılı Belediye Kanunun 45 ve 46’ıncı maddeleri uyarınca Mardin Valisi Tuncay AKKOYUN Mardin Büyükşehir Belediye Başkan Vekili olarak görevlendirilmiştir.

2. Batman Belediye Başkanı Gülistan SÖNÜK’ün

a) Batman 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2023/70 esas sayılı dosya kapsamında SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜNE ÜYE OLMA suçundan 6 YIL 3 AY HAPİS CEZASI ALMASI,

b) Batman Cumhuriyet Başsavcısının 2023/14816 esas sayılı soruşturma kapsamında SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜ PROPAGANDASI YAPMAK suçundan yürütülen soruşturmanın devam etmesi ve

c) Batman Cumhuriyet Başsavcısının 2024/7894 esas sayılı soruşturma kapsamında SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜNE ÜYE OLMA suçundan yürütülen soruşturmanın devam etmesi nedeniyle;

Gülistan SÖNÜK’ün Anayasa’nın 127’inci maddesi ile 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 47’inci maddesi gereğince geçici bir tedbir olarak İçişleri Bakanlığı’nca görevden uzaklaştırılmıştır.

5393 sayılı Belediye Kanunun 45 ve 46’ıncı maddeleri uyarınca Batman Valisi Ekrem CANALP Batman Belediye Başkan Vekili olarak görevlendirilmiştir.

3. Şanlıurfa Halfeti Belediye Başkanı Mehmet KARAYILAN’ın

a) Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/136 esas sayılı dosyası kapsamında SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜNE ÜYE OLMA suçundan 6 YIL 3 AY 15 GÜN HAPİS CEZASI ALMASI,

b) Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcısının 2024/466 esas sayılı soruşturma kapsamında SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜNE ÜYE OLMA suçundan yürütülen soruşturmanın devam etmesi nedeniyle;

Mehmet KARAYILAN’ın Anayasa’nın 127’inci maddesi ile 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 47’inci maddesi gereğince geçici bir tedbir olarak İçişleri Bakanlığı’nca görevden uzaklaştırılmıştır.

5393 sayılı Belediye Kanunun 45 ve 46’ıncı maddeleri uyarınca Halfeti Kaymakamı Hakan BAŞOĞLU Şanlıurfa Valiliğince, Halfeti Belediye Başkan Vekili olarak görevlendirilmiştir.”

 

TÜRK: PES ETMEK YOK

Ahmet Türk, kayyım kararının ardından mücadele etmeye devam edeceklerini belirtti.

Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Türk, “Asla pes etmek yok. Demokrasi, Barış ve Özgürlük mücadelesinden geri adım atmayacağız. Halk iradesinin gaspına geçit vermeyeceğiz. Bu böyle bilinsin!” ifadelerini kullandı.

 

Prof. Dr. Ahmet Özer’in yerine kayyım atanmasına da tepki gösteren Ahmet Türk, “Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanıp yerine kayyum atanması halkın iradesine yapılmış bir darbedir. Hukuk ve demokrasi ile bağdaşmayan bu siyasi kararlar siyaseten mahkum edilmeli! Dün olduğu gibi bugün de anti demokratik uygulamalara karşı mücadele edeceğiz” mesajını paylaştı.

 

SÖNÜK: BELEDİYELER HALKINDIR

Gülistan Sönük de %64.52 ile Türkiye genelinde en yüksek oyu aldığını hatırlatarak “Belediyeler halkındır” dedi.

Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Sönük, 31 Mart seçimlerinde Türkiye geneli en yüksek oy oranıyla kadınların gençlerin ve halkımızın emeği ile aldığımız belediyemiz bize hiç bir tebligat yapılmadan bu sabah itibarıyla gasp edilmiştir. Bizler bu talan ve gaspçı rejimi kabul etmedik etmeyeceğiz. Belediyeler halkındır” dedi.

 

Belediye binasına geçtiklerini ifade eden Gülistan Sönük, “Belediye binamıza geçiyoruz hukuksuz hiç bir kararı tanımıyoruz” ifadelerini kullandı.

 

KARAYILAN: HALKIMIZ GEREKLİ CEVABI VERECEKTİR

Mehmet Karayılan da halkın kayyımlara karşı gereken cevabı vereceği yorumunu yaparak, “Kayyum zihniyeti yenilgiye doymuyor. Ama nafile! Halklarımız gerekli cevabı her DEM vermiştir yine verecektir. Zulmünüz de boğulacaksınız!” mesajını paylaştı.

 

Görevi devraldıktan sonra, kendisinden önceki kayyım döneminin bıraktığı borçla ilgili paylaşımını alıntılayan Karayılan, “Bu hırsızlığınızı,arsızlığınızı kayyumala örtemeyeceksiniz, halklarımıza eni sonu hesap vereceksiniz!” ifadelerini kullandı.

 

DEM PARTİ: ZAMANLAMASI MANİDAR

DEM Parti MYK’dan yapılan açıklamada, kayyım atamalarının, eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın tutuklandıkları 4 Kasım 2016 tarihinin yıl dönümünde yapılması, “manidar” olarak yorumlandı.

“Kürt halkının demokratik siyasette tasfiye saldırısı” olarak nitelen atamalar hakkında yapılan açıklama şu şekilde:

“AKP-MHP iktidarı Hakkari ve Esenyurt’tan sonra bugün sabah saatlerinde de Mardin Büyükşehir Belediyesi, Batman Belediyesi ve Urfa Halfeti Belediyesini gasp etti. Bu darbenin, 4 Kasım 2016’da Kürt halkının iradesine yönelik gerçekleştirilen Meclis darbesinin yıldönümünde gerçekleşmiş olması manidardır. Kürt halkını demokratik siyasette tasfiye etme saldırılarının 1994’ten beri devam eden iflas etmiş 30 yıllık tekrarıdır.

Bir kez daha ifade edelim ki bu saldırı halk iradesine yönelik gerçekleştirilmiş açık bir darbedir. Daha önce gerçekleştirilen kayyım darbeleri halk tarafından reddedilmiş, kayyım pratiği seçimlerde büyük bir yenilgiye uğramış ve halk kendi iradesini partimizden yana kullanmıştır. Her seçimde yenilgiye uğrayan kayyım darbesinde ısrar etmek, siyasi tükenmişliğin göstergesidir. AKP-MHP iktidarı, seçimle kazanamadığını yargı ve kolluk marifetiyle ele geçirme alışkanlığını ve kayyım darbesini bir rejime dönüşmüştür. Bu saldırı, aynı zamanda Kürt halkının seçme ve seçilme hakkına büyük bir saldırıdır. Halkın doğrudan katılımının olduğu yerel yönetimlerin, belediyelerin ablukaya alınması ve adeta karakola çevrilmesi, mevcut siyasi rejimin demokratik meşruiyetinin bittiğinin açık ilanıdır.
Vesayetle ve darbelerle mücadele ettiğini söyleyenlerin bizzat katıksız birer darbeciye dönüşmüş olması ibretlik bir durumdur. Bu topraklarda zorbalık ve zulümle hiçbir iktidar abat olmamıştır, olmayacaktır da. Türkiye halkları bu zorbalığa asla boyun eğmeyecektir. Son yerel seçimlerde, iktidar bu pratikleri nedeniyle büyük kaybetmiştir ve bu yöntemde ısrar ettikçe de daha büyük kaybedecektir.

Kayyım darbesi 85 milyon için demokrasi ve özgürlük sorunudur ve önü alınmazsa ne sadece Kürt illeriyle ne de şimdiye kadar gasp edilen belediyelerle sınırlı kalacaktır. Hangi partiden ve düşünceden olursa olsun, bu darbe artık bütün Türkiye halklarının seçme ve seçilme hakkına, siyasi iradesine yönelmiş açık bir tehdittir. Bu vesileyle bütün demokratik kamuoyuna çağrımızdır: Bu gayrimeşru darbeci anlayışa karşı herkes en yüksek düzeyde sesini ve itirazını yükseltmelidir.

Her koşulda halkın iradesini savunmak ve halkın yerel yönetimlerine sahip çıkmak partimizin varlık gerekçesidir. Bu yöntem ve saldırılar, her türlü çözüm arayışını ve yaklaşımını zehirlediği gibi, iktidarın samimiyeti konusunda da daha büyük şüpheler doğurmuştur. Biz çözüm ve barış için el uzatılmasını beklerken, halkın iradesine el uzatılmıştır. Biz sorunların diyalog ve müzakereyle çözülmesini beklerken, halkın çözüm beklentilerine tuzak kurulmuştur. Asla boyun eğmeyeceğiz, asla mücadeleden geri durmayacağız. Eğer iktidar iflas etmiş bu yöntemlerle başarılı olacağını düşünüyorsa çok büyük yanılacaktır. Halkımız da her şart ve koşulda kendi iradesine sahip çıkacaktır.”

 

ÖZEL: SÖZ BİTMEK ÜZEREDİR

CHP Genel Başkanı Özgür Özel de iktidarın seçimle kazanamadığı belediyelere “el koyduğu” değerlendirmesini yaptıktan sonra, “Söz bitmek üzeredir” uyarısında bulundu.

Özgür Özel’in sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeler yer aldı:

“Bu sabah Türkiye’de barış denilince ilk akla gelen siyasette diyaloğun en önemli isimlerinden Ahmet Türk ile birlikte iki seçilmiş belediye başkanına daha kayyum atandı.

Günlerdir yaşananlardan hiçbir ders almadan, Söylenenlere hiç kulak asmadan, Seçimde kazanamadığı belediyelere el koyan, Islah edemediği siyasetçileri darbeyle görevden almaya cüret eden, Zihni bozuk, kalbi kötü, eli kirli, utanmaz arlanmaz bir pişkinlikle muhatabız.

Uyarıyorum,

Söz bitmek üzeredir.

Bu kötülükle mücadele etmek için ne gerekiyorsa o yapılacaktır.”

 

Özel ayrıca, bugün saat 15.15 uçağıyla Mardin’e giderek Ahmet Türk ile görüşecek.

İMAMOĞLU, BELEDİYELER BİRLİĞİ’Nİ HAREKETE GEÇİRDİ

Türkiye Belediyeler Birliği(TBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu da “İktidarın kontrolü kaybettiği” yorumunu yaptıktan sonra, TBB Encümeni’ni olağanüstü toplantıya çağırdıklarını duyurdu.

Ekrem İmamoğlu’nun paylaşımında şu ifadeler yer aldı:

“İktidar kontrolü kaybetti, tutarsız ve ciddiyetsiz savrulmalar yaşıyor. Daha bir hafta önce Cumhurbaşkanı Yardımcısıyla aileleri barıştıran Ahmet Türk bu hafta terörist oldu.

Demokrasilerde seçmen iradesinin sürekliliği esastır. Seçilmiş görevden uzaklaştırılıyorsa yerine yine seçilmiş yani Meclis üyelerinden biri gelir. Seçme yetkisi sadece seçmene aittir ve devredilemez. BM Habitat toplantısı için geldiğim Kahire’den bu akşam dönüyor ve yarın Türkiye Belediyeler Birliği Encümeni’ni olağanüstü topluyoruz.”

 

AP RAPORTÖRÜ: AÇIK BİR AB CEVABI GEREKİR

Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor da atanan kayyımlara tepki göstererek, Avrupa Birliği’nin net bir cevap vermesi gerektiği yorumunda bulundu.

Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Nacho Sanchez Amor, “Ve şimdi #Mardin , #Batman ve #Halfeti bölgesinin sırası, hepsi son yerel seçimde @DEMGenelMerkezi tarafından açıkça kazanıldı. İddialar ne olursa olsun, tüm mütevelli heyeti sistemi, Türkiye devleti tarafından demokrasiye karşı açık bir saldırıdır, halkın iradesini gasp eder, bunun için net bir AB cevabı gerekir” ifadelerini kullandı.