Dimitar Bechev’in The Moscow Times’ta yayımlanan analizine göre, Rusya, Suriye’deki askerlerini çekmek için Türkiye’nin desteğini arıyor. Suriye’de Beşşar Esad yönetiminin çöküşü, Rusya’nın bölgedeki stratejik çıkarlarını ciddi şekilde zayıflattı.

RUS BİRLİKLERİ SURİYE’DEN GERİ ÇEKİLİYOR

Rus birliklerinin, Suriye’nin çeşitli bölgelerinden Lazkiye’deki Hmeimim Hava Üssü’ne ve Tartus’taki deniz üssüne çekildiği gözlemleniyor. Ukrayna askeri istihbaratına göre, Rusya, personel ve teçhizatı hızla ülkelerine taşımaya başladı. Ancak, bu üslerin geleceği hala belirsiz. Hayat Tahrir el-Şam (HTŞ) ile yapılacak bir anlaşma sağlanmazsa, Rusya’nın bu üsleri terk etmesi kaçınılmaz görünüyor.

SURİYE’DE GÜÇ DENGELERİ DEĞİŞİYOR

Suriye’deki gelişmeler, Rusya ve Türkiye arasındaki ilişkileri de etkiliyor. Ankara’nın, bölgedeki etkisini artırdığı ve Rusya’ya karşı üstünlük sağladığı belirtiliyor. Esad yönetimi döneminde Rusya, İran ve Hizbullah’la birlikte Türkiye’nin bölgedeki planlarını sınırlamıştı. Ancak, Esad’ın çöküşüyle birlikte bu denge bozuldu.

RUSYA-TÜRKİYE İLİŞKİLERİNDE YENİ BİR DÖNEM

2015 yılında Türk hava kuvvetlerinin bir Rus jetini düşürmesiyle başlayan kriz, iki ülke arasında gerilimi artırmıştı. Ancak, sonrasında taraflar Suriye’de işbirliği yapmayı öğrendi. The Moscow Times’a göre, bu işbirliği sayesinde Türkiye, Suriye’de tampon bölge oluşturmayı ve milyonlarca mültecinin geri dönüşüne yönelik planlar yapmayı başardı. Ancak, Rusya’nın Suriye’deki etkisini kaybetmesiyle bu dinamik tamamen değişiyor.

KARADENİZ’DE RUSYA’NIN GERİLEYEN ETKİSİ

Ukrayna’nın Rus Karadeniz filosunu Kırım’dan Novorossiysk’e sürmesi, Rusya’nın Karadeniz’deki gücünü önemli ölçüde zayıflattı. Dimitar Bechev, Türkiye’nin bu durumdan faydalanarak bölgedeki stratejik üstünlüğünü artıracağını belirtiyor.

TÜRKİYE’NİN ENERJİDE ARTIŞ GÖSTEREN ROLÜ

Rusya’nın enerji kaynaklarına bağımlılığı azaltma çabaları da dikkat çekiyor. Türk Akımı boru hattı, Rus gazının Avrupa’ya ulaşan tek rotası haline geldi. Türkiye, bu avantajını Rusya ile müzakerelerde güçlü bir koz olarak kullanıyor.

GÜNEY KAFKASYA’DAKİ DENGELER

Azerbaycan’ın Karabağ’daki zaferinin ardından, Ermenistan’ın Rusya’ya sırt çevirdiği gözlemleniyor. Ermenistan’ın Batı’ya yönelmesi ve Türkiye ile ilişkileri normalleştirme çabaları, The Moscow Times’a göre, Ankara’nın Güney Kafkasya’daki etkisini artırıyor.

TÜRKİYE’NİN YÜKSELEN JEOPOLİTİK KONUMU

Dimitar Bechev’in analizine göre, Türkiye’nin bölgedeki yükselişi sadece Suriye ile sınırlı kalmıyor. Ankara, Rusya ile Batı arasında stratejik bir arabulucu rolü üstlenerek, küresel jeopolitik dengelerde daha güçlü bir aktör haline geliyor.

ERDOĞAN-PUTİN DENGESİNDE YENİ DİNAMİKLER

Türkiye’nin, Putin ile Batı arasındaki diplomatik süreçlerde daha fazla söz sahibi olması bekleniyor. Bechev, Erdoğan’ın bu durumu kullanarak hem ABD hem Körfez ülkeleriyle işbirliğini artırabileceğini vurguluyor. Türkiye’nin bu pozisyonu, bölgedeki yeni güç dinamiklerini belirlemede kritik bir rol oynayacak.

abcpolitik.com