Gündem

AYM’den Tayfun Kahraman hakkında ihlal kararı

Anayasa Mahkemesi, oy çokluğuyla Tayfun Kahraman’ın adil yargılama hakkının ihlal edildiği kararını verdi.

Abone Ol

Anayasa Mahkemesi (AYM), kamuoyunda "Gezi Parkı Davası" olarak bilinen yargılamada hükümlü bulunan Tayfun Kahraman hakkında verdiği adil yargılanma hakkı ihlali kararının gerekçesini açıkladı. Yüksek Mahkeme, yargılama sürecinde “Hakkaniyete Uygun Yargılanma Hakkı”ndan kaynaklanan güvencelere uyulmadığına hükmetti.

AYM kararın bir örneğini, yeniden yargılama yapılması için İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi.

AYM İhlal Gerekçelerini Açıkladı:

Resmi Gazete’de yayımlanan gerekçeli kararda, mahkumiyet hükümlerinin dayanaklarının somut bir şekilde gerekçelendirilmediği ve usul güvencelerinin ihlal edildiği belirtildi:

1. Cezai Sorumlulukta İlliyet Bağı Kurulamaması

AYM, şiddet olaylarının varlığının tek başına yeterli olamayacağını vurguladı:

“Başlamış bir toplantı ve gösteri eylemi sürecinde ortaya çıkan şiddet olaylarının salt varlığı, kendi eylemleriyle bu şiddet olayları arasında illiyet bağı kurulmadığı müddetçe kişileri doğrudan sorumlu tutabilmek için yeterli değildir. Mahkemeler, mahkûmiyet kararlarının gerekçelerinde sanığın cebir ve şiddet kullanarak hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs etme olarak nitelendirilebilecek eylemlerinin ne olduğunu açık bir biçimde ortaya koymalıdır.”

2. Delillerle Eylemler Arasında Somut Bağ Kurulamaması

Yüksek Mahkeme, Yargıtay'ın mahkumiyet gerekçesini dayandırdığı delillerdeki çelişkilere dikkat çekti:

* Sosyal Medya Bağlantısı Belirsizliği: Yargıtay'ın, başvurucunun Taksim Dayanışması sosyal medya hesaplarıyla bağlantısını, şifre isteme kaydına dayandırmasına rağmen, hangi provokatif paylaşımın başvurucuyla bağlantılı olduğuna dair bir belirleme yapmadığı ve şifre isteme olayı ile paylaşımlar arasında nasıl bir ilişki kurulduğunun anlaşılamadığı belirtildi.

* Park Forumları: Kahraman'ın Park Forumları'na katıldığı tespit edilse de, hangi toplantılara katıldığı, alınan kararların şiddet üzerindeki etkisi ve eylemler arasında nasıl bir bağlantı bulunduğu hususlarında yeterli bir açıklama bulunmadığı kaydedildi.

3. Savunma Hakkının Kısıtlanması: Yeni Deliller Temyizde Ortaya Çıktı

AYM’nin en kritik tespiti ise, savunma hakkının ihlal edilmesi oldu:

“Başvurucunun mahkûmiyetine esas teşkil eden dinleme kayıtları, ilk kez kanun yolu aşamasında ve başvurucuya bu delillere karşı savunma yapma imkânı tanınmadan hükme esas alınmıştır.”

Mahkeme, bu durumun başvurucunun temyiz aşamasında mahkûmiyetine esas teşkil eden bir delile karşı savunma yapma imkânından yoksun bırakılması sonucunu doğurduğunu ve silahların eşitliği ile çelişmeli yargılama ilkeleriyle bağdaşmadığını belirtti.

4. Çelişkili Kararın Gerekçelendirilmemesi

AYM, bir başka mahkemenin (İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesi) Gezi eylemlerini anayasal hak kapsamında değerlendirip Taksim Dayanışması’nın suç örgütü olmadığına hükmettiği karara dikkat çekti. Kahraman’ın davasında aynı konunun neden farklı yorumlandığına dair yeterli bir gerekçe ortaya konulmadığı tespit edildi.

AYM'nin 5 üyesi karara katılmayarak muhalefet şerhi koyarken, Mahkeme ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasına karar verdi.