MHP Genel Başkanı’nın Basın Danışmanı Yıldıray Çiçek, 14 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi cinayetinde kullanılan bıçağın suç aleti sayılmamasına tepki gösterdi. X hesabından açıklama yapan Çiçek, İstanbul Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı’nın raporuna ve savcılığın KYOK kararına sert sözlerle karşı çıktı.
Çiçek, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“YENİ CİNAYETLERE YOL GÖSTERMEK VE SUÇ ALETİ MEŞRULAŞTIRMAK DEĞİL DE NEDİR BU?”
BABA ACISINI ANLATTI: 'KULLANAMIYORUZ' DEDİLER
Minguzzi’nin ailesi, çocuğun hayatını kaybetmesinin ardından organlarını bağışlama kararı aldı. Ancak baba, doktorların verdiği yanıtı şu sözlerle anlattı:
“Zor bir karar oldu tabii ki ama imzaladık, kabul ettik. Çünkü Ahmet yaşasın istedik. Ama maalesef bu canavarlar oğluma o kadar zarar verdiler ki doktorlar ‘Kullanamıyoruz’ dediler. Bu da başka bir şok oldu, sonsuz bir acı.”
AVUKAT REZAN EPÖZDEMİR KARARA TEPKİ GÖSTERDİ
Cinayet davasını takip eden Avukat Rezan Epözdemir, savcılığın “kovuşturmaya yer yok” kararına dair açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
“Cinayetin işlendiği ve Ahmet’imizin canice katledildiği, 10,3 cm uzunluğundaki sivri uçlu bıçağın, 6136 sayılı yasanın 4. maddesinde belirtilen yasak niteliği taşıyan bıçaklardan olmadığı, İstanbul Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü’nün uzmanlık raporuyla tespit edilmiştir. Bu doğrultuda Sayın Başsavcılık tarafından, 'Bıçak veya Diğer Aletleri İzinsiz Olarak Satma, Satın Alma, Taşıma veya Bulundurma' suçu yönünden KYOK kararı verilmiştir. Bu karar, kabul edilemez niteliktedir.”
TERLİK SUÇ ALETİ SAYILIRKEN BIÇAK SAYILMADI
Çiçek, adalet sistemindeki çifte standarda dikkat çekerek bir başka kararla karşılaştırma yaptı:
“Bu ülkede 18 yaşındaki torununa terlikle vuran 80 yaşındaki bir nineye 4 yıl 2 ay hapis cezası verildi ve terlik suç aleti sayıldı. Ama bir çocuğu öldüren bıçak suç aleti değilmiş… Böyle bir karar, hukukla ve adaletle alay etmektir.”
TOPLUMSAL SAHİPLENME YOK SAYILIYOR
Minguzzi cinayetine dair kararın kamu vicdanını yaraladığını vurgulayan Çiçek, bu türden uygulamaların hukuk düzenini sarstığını belirtti:
“Mattia Ahmet Minguzzi olayına yönelik toplumsal sahiplenme en üst düzeydeyken, bu tür kararlar, hukuku zedeler, adaleti yaralar ve kaosun tercih edilmesini tetikler.”
KARARLAR ŞİDDET EĞİLİMLİLERE CESARET VERİYOR
Suç aleti tanımının dışına çıkarılan bıçağın, gelecekteki şiddet olayları açısından tehlikeli bir emsal oluşturduğunu belirten MHP’li danışman, şunları dile getirdi:
“Cinayet işleyen ve organları parçalayacak kadar derin darbeler indiren bir bıçağı suç aleti olarak görmeyen bu anlayış, yeni şiddet eğilimlilere ve sokaklarda kurban arayan peydahlama doğumlulara adeta cesaret vermektedir.”
ADALETİN RUHU YARA ALIYOR
Suç aleti tanımının bıçak için geçerli sayılmamasını akıl tutulması olarak değerlendiren Çiçek, bu yaklaşımın adaletin ruhuna saldırı niteliği taşıdığını söyledi:
“Toplu iğne ucuyla bile cinayet işlenebilir ve o iğne suç aleti sayılabilir. Ancak organları parçalayacak kadar etkili bir bıçak suç aleti sayılmıyorsa, burada sadece hukuki bir hata değil, adaletin ruhuna kasteden bir garabet hali vardır.”
ADALET BAKANI'NA ÇAĞRI: 'BU KARAR KAOSU TETİKLER'
Çiçek, Adalet Bakanı’na seslenerek bu kararların toplumda derin yaralar açtığını ve yeni acı olaylara yol açabileceğini ifade etti:
“Adalet Bakanı umarım bu akla ve mantığa sığmayan kararlar konusunda gereken hassasiyeti gösterecektir. Aksi halde bu kararlar bu toplumda kaos tetikler, başka acı olaylara yol açar ve adaleti lekeler…”
ÇÜRÜMENİN İZLERİ VE ŞÜPHELİ DETAYLAR
Çiçek, olayın yalnızca bıçak kararıyla sınırlı olmadığını vurguladı. Dava sürecinde dikkat çeken başka noktaları şöyle sıraladı:
“Olaydaki suç ortaklarının aylar sonra tespit edilmesi…
Organları parçalayan bıçağın suç aleti görülmemesi…
Olayın yaşandığı güne ait kamera kayıtlarının zamanaşımına uğraması nedeniyle silindiği...
İzaha muhtaç hallerdir... Hem de çok…”
TOPLUMUN HUKUKA İNANCI SARSILIYOR
Çiçek, açıklamasını şu uyarıyla tamamladı:
“Adalet arayışında toplumsal bir sembole dönüşen Mattia Ahmet Minguzzi olayında bile böyle bir karar veriliyorsa, zaten çürüme emareleri gösteren bu toplumda hayatta kalabilmek başlı başına bir mücadeleye dönüşmüştür. Allah, bu mücadelede hepimizin yardımcısı olsun. Çünkü suç aleti sayılmayan böyle bir bıçak, bir gün sizi ya da evladınızı hayattan koparabilir. Allah’ım aklımızı koru…”