Barış Pehlivan’ın gözaltına alınması sırasında TELE1’e konuşan gazeteci Barış Terkoğlu, sürecin perde arkasını anlattı. Terkoğlu, gazetecilere yönelik baskıların artmasına dikkat çekti.
GAZETECİLERİN KARŞI KARŞIYA KALDIĞI BASKILAR
TELE1 muhabiri Hürgün Aygün’ün sorularını yanıtlayan Barış Terkoğlu, gazeteci Barış Pehlivan’ın gözaltı sürecine dair detaylar verdi. Terkoğlu, durumu şu sözlerle değerlendirdi:
"Şöyle ki biz bunu çok sık yaşıyoruz ve zaman içinde çok da yaşadık. Ergenekon davasında içeri girdik, 19 ay tutuklu kaldık. Sonra 2020 yılında tekrar girdik. Barış’ın alışık olduğu bir yer burası ve burası tanıdık bir yer. Sevgili Seda da içeride, Seren Asker de gözaltında. Açıkçası bu, Barış Pehlivan’a zarar veriyor görüntüsünde olabilir, Seda Selen’e zarar veriyor görüntüsünde olabilir, Seren Asker işte bir gece, beş gece, neyse, ne kadar tutmayı planlıyorlarsa. İnsanları ailelerinden uzak tutmaya yarıyor görünebilir. Ama emin olun, bu görüntü aslında hem bütün Türkiye’ye bir mesaj hem de uzun vadede, defalarca kanıtlandığı gibi, Türkiye’ye verilen büyük bir zarar."
“BİR GAZETECİLİK REAKSİYONU SUÇ HALİNE GETİRİLDİ”
Barış Terkoğlu, gazetecilere yönelik suçlamaların gazetecilik faaliyetlerini hedef aldığını belirtti. Açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
"Bakın, bir gazeteci, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanının; Türkiye’nin en büyük şehrinin, 20 milyona yakın nüfusun yaşadığı şehrin belediye başkanının yargılandığı davalarla ilgili yaptığı bir basın açıklamasını izliyor, oradaki ifadeleri dinliyor. Dönüp habercilik refleksiyle sözünü ettiği kişiyi arıyor, 'Bir cevabınız var mı?' diye soruyor. Bu bir gazetecilik refleksi. Nasıl düşünürseniz düşünün, gazetecilik refleksiyle sabah kalkıp gece gazetecilik yatan bir kişi olarak davranıyor ve bunu bu şekilde yaşıyor. Ama bunun üzerinden, sanki bir bilirkişi, devletin gizli bir insanıymış gibi; sanki bir istihbaratçıymış gibi, sanki saklanması gereken bir kişiymiş gibi dünden beri fırtınalar koparılıyor."
“BU SORUŞTURMALAR MESAJ VERME AMAÇLI”
Gazetecilere yönelik gözaltıların ardında mesaj verme amacı bulunduğunu belirten Terkoğlu, durumu eleştirdi:
"Bugün bakın, Barış Pehlivan’ın avukatları bu nümayişi görünce, yani 'H soruşturma açıldı, gözaltına alınacak' sosyal medyayı biliyorsunuz. Bunlar sosyal medya mahkemelerinde daha önceden kuruluyor. Görünce avukatları adliyeye gitti. 'Biz ifade vermeye gelmek istiyoruz, Sayın Savcım. Ne sormak istiyorsanız cevap vermek istiyoruz' dediler. Ama 'Şimdi değil' denildi. Birkaç saat sonra bu gözaltı gerçekleşti."
“GAZETECİLERİN CESARETİ ÖNEMLİ”
Barış Terkoğlu, gazetecilerin cesaretine vurgu yaptı. Terkoğlu, "Gerçekten bu gazeteciler demek ki soruşturmalardan korkmadıkları gibi aksine bu soruşturmalarda ifade vermek için gelme cesaretinde olan insanlar. Gönül rahatlığıyla yaptıkları haberleri savunabilecek insanlar," dedi.
“TÜRKİYE’DE GAZETECİLİK MÜCADELESİ DEVAM EDİYOR”
Türkiye’de gazetecilere yönelik baskının özgürlüklerin önünde engel olduğunu söyleyen Terkoğlu, sürecin sona ermesi için güçlü bir muhalefetin şart olduğunu ifade etti:
"Bu süreçler, gazeteciliği tehlike ve tehdit olarak gören bir zihniyet iktidarda kaldığı sürece bitmez. Ne zaman ki bu zihniyet ortadan kaybolur, o zaman bu gözaltılar da biter."
GAZETECİLERİN TUTUKLANMASINA EŞ ZAMANLI OPERASYON
Barış Terkoğlu, gazetecilere yönelik baskıların eş zamanlı operasyonlarla gerçekleştiğini belirtti. Terkoğlu, "Evet, aynı anda Seda’nın evine, Seren Asker’e gidilmiş. Barış Pehlivan ise HALK TV kanalının önünden alınmış. Bu da kötü bir görüntüydü," ifadelerini kullandı.
Barış Terkoğlu’nun açıklamaları, gazetecilik faaliyetlerine yönelik baskıların sona erdirilmesi gerektiği çağrısıyla son buldu.