Sosyolog Özkan Yıldız, TELE1 yayınında Cumhuriyet Halk Partisi’nin anketlerdeki yükselişi ve bu yükselişin toplumsal yansımaları üzerine dikkat çeken açıklamalarda bulundu. 31 Mart seçimlerinin ardından yaşanan gelişmeleri değerlendiren Yıldız, “Bu kırılmanın sosyolojik sonuçları hâlâ doğru anlaşılmadı” ifadesini kullandı.

CEZA SİSTEMİNE SERT ELEŞTİRİ

Programda söz alan Yıldız, bir saldırganın geçmişte iki çocuğunu öldürmesine rağmen yalnızca 16 yıl cezaevinde kaldığını belirterek Türkiye’deki ceza infaz sistemine tepki gösterdi. Bu konuda “Ceza infaz sisteminin üzerinde durulması gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu. Konuyla ilgili AKP’li bakanların “eski sistemdi” yönündeki açıklamalarına değinen Yıldız, “Eski ceza sistemini de AKP iktidarı yaptı” hatırlatmasında bulundu.

SENDİKALAR VE SOL HAREKET ELEŞTİRİSİ

Yıldız, 1 Mayıs gösterilerinin önceki yıllara göre zayıf geçtiğini vurguladı. Sendikaların işçi sınıfının gerçek taleplerini örgütleyemediğini söyledi. “Yozgat’ta traktörleriyle yürüyen çiftçiler sesini çıkarırken, sendikalar aynı refleksi veremiyor” diyen Yıldız, bu durumun sınıf mücadelesi açısından ciddi bir boşluk olduğunu ifade etti.

CHP’NİN YÜKSELİŞİ NASIL GERÇEKLEŞTİ?

Yıldız, CHP’nin oy oranının yüzde 37’ye ulaşmasını, 80 yıldır kazanamadığı kasabalarda belediyeleri almasını “sosyolojik bir dönüşüm” olarak tanımladı. Bu değişimin partinin kendi tabanından değil, yeni katılan seçmenlerden kaynaklandığını belirtti. “Cam tavan CHP’nin oylarıyla kırılmadı, emanet oylarla kırıldı” sözleriyle uyarıda bulundu.

Ümit Özdağ'ın sağlık durumuna ilişkin açıklama
Ümit Özdağ'ın sağlık durumuna ilişkin açıklama
İçeriği Görüntüle

TOPLUMSAL MUHALEFETİN DİNAMİKLERİ

Yıldız, toplumda yeni bir muhalefet dinamiğinin oluştuğunu, bu dinamiğin lise ve üniversite öğrencilerinden başlayarak köylülere ve çiftçilere kadar yayıldığını söyledi. Buna karşın CHP’nin ve diğer muhalefet partilerinin bu süreci doğru okuyamadığını dile getirdi. “Halkın sorunlarıyla ilgili bu doğal mobilizasyon örgütlü bir harekete dönüşmüyor” uyarısını yaptı.

MİTİNGLERDEKİ DİL TEHLİKESİ

CHP’nin düzenlediği mitinglerin giderek parti mitingine dönüştüğünü belirten Yıldız, “Sadece CHP flamalarıyla yapılan mitingler katılımı sınırlar. Bu mitingler toplumsal muhalefet olarak tasarlanmalı” dedi. Mitinglerin CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in tek başına konuştuğu bir formda ilerlemesinin yanlış olduğunu vurguladı.

YENİ BİR DİL VE ORTAK HAREKET ÇAĞRISI

Yıldız, tüm muhalefet partilerinin, sendikaların ve sivil toplumun ortak bir dil kurması gerektiğini belirtti. “Eğer bu mitinglerin temel mesajı geçinemiyorsanız, atanamıyorsanız, emeğinizin karşılığını alamıyorsanız gelsin olursa, bu herkesin mitingi olur” ifadelerini kullandı.

BÖLGESEL MİTİNGLERİN STRATEJİK ÖNEMİ

Yıldız, CHP’nin İzmir gibi geleneksel kalelerindeki mitinglerinden çok, Van, Yozgat, Erzurum ve Gaziantep gibi illerde yaptığı mitingleri stratejik olarak daha önemli bulduğunu söyledi. Bu bölgelerdeki yükselişin, CHP’nin geleneksel seçmen kitlesinin dışında bir destek kazandığını gösterdiğini belirtti.

İKTİDAR BLOĞUNDA ÇÖZÜLME VURGUSU

Sosyolog, AKP-MHP ittifakının artık çözülme sürecine girdiğini savundu. “Şimşek’in ekonomi programı çöktü. Erdoğan’ın artık halk nezdinde inandırıcılığı kalmadı. Geleceği öngöremeyen gençlik bu bloğu terk ediyor” dedi. AKP’nin gaz ve petrol müjdeleriyle halkı oyalamaya çalıştığını ancak bunun artık işe yaramadığını söyledi.

MUHALEFETE SINIFSAL BAKIŞ UYARISI

Yıldız, “Bu hareketin sınıfsal bir karakteri yok. Kendiliğinden oluştu. Bu nedenle partiler üstü bir şekilde ilerlemeli” şeklinde konuştu. CHP’nin bu yapıyı anlamadığı takdirde, yükselen toplumsal muhalefetle arasındaki bağın kopabileceği uyarısını yaptı.

Kaynak: ABC POLİTİK HABER MERKEZİ