CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, X hesabından yaptığı açıklamayla iş dünyasına, akademi camiasına, medya ve sanat dünyasına, bürokrasi ve sivil toplum temsilcilerine seslendi. İmamoğlu, 19 Mart'ta yaşanan süreci "darbe" olarak tanımlayarak, ülkenin içine sürüklendiği karanlıktan çıkmak için toplumsal sorumluluk çağrısında bulundu.

Murat Emir, İmamoğlu soruşturmasının tek dayanağını açıkladı Murat Emir, İmamoğlu soruşturmasının tek dayanağını açıkladı

İKTİDARDA KALINDIKÇA HER ŞEY DAHA KÖTÜ OLACAK

Ekrem İmamoğlu paylaşımında, "Ülkemin iş insanlarına, akademisyenlerine, medya mensuplarına, bürokratlarına, sanatçılarına, sivil toplum erbabına, demokratik ve müreffeh Türkiye sevdalılarına sesleniyorum" diyerek açıklamasına başladı. 19 Mart darbesiyle birlikte Türkiye’nin halinin daha da kötüleştiğini vurgulayan İmamoğlu, "Ülkemizin zaten parlak olmayan ekonomisi artık daha kırılgan, uzun süredir güvensiz olan yatırım ortamı artık daha riskli" ifadelerini kullandı.

Üniversitelerin susturulduğunu, medya dünyasının hapis ve para cezası tehdidi altında olduğunu belirten İmamoğlu, bürokrasinin sarayın arka bahçesine çevrilmek istendiğini, sanat camiası ve sivil toplum dünyasından ise tam biat istendiğini ifade etti. Bu süreçte her geçen günün daha ağır sonuçlar doğurduğuna dikkat çekerek, "19 Mart darbesini savuşturmakta, bu iktidarı göndermekte geciktiğimiz her geçen gün daha kötüsü olacak" dedi.

İBB YÖNETİCİLERİNE SABAH KARANLIĞINDA GÖZALTI

İmamoğlu, 19 Mart sonrası yaşanan baskı politikalarına örnek olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi bürokratlarına yönelik operasyonları gösterdi. İBB’nin deprem hazırlıklarına odaklanması gerektiğini hatırlatan İmamoğlu, hükümetin bu süreçte İBB'yi çalışamaz hale getirmek için harekete geçtiğini şu sözlerle ifade etti: 

"İBB bürokrasisinin, iktidarın tekerine çomak sokan isimleri, yakın çalışma arkadaşlarım, onların eşleri yine sabah karanlığında çocuklarının yanından, evlerinden alındılar."

ÖZGÜRLÜKLERİN HER GÜN AZALDIĞINA DİKKAT ÇEKTİ

İmamoğlu, mevcut iktidarın her geçen gün özgürlükleri daha da kısıtladığını vurguladı. Ekonominin her geçen gün daha da kırılgan hale geldiğini, yatırım ortamının her geçen gün daha da riskli olduğunu belirtti. Üniversitelerin ve medyanın özgürlük alanının daraldığını şu sözlerle dile getirdi: 

"Üniversiteler, medya bugün dünden daha az özgür. Yarın bugünden daha az özgür olacak. İktidar aleyhine kimse konuşmasın, kimse yazmasın istenecek."

Ayrıca bürokraside liyakat yerine saraya sadakatin tek ölçü haline getirileceğini, sanat ve sivil toplum alanında itaat etmeyenlerin baskıya uğrayacağını da vurguladı.

"BU İKTİDARDAN KURTULMAK ARTIK SADECE ZAMAN MESELESİ"

İmamoğlu, açıklamasının devamında karamsarlığa kapılmamak gerektiğini ifade ederek, "Bu karanlık günleri de savuşturacağız. Allah’ın izniyle bu iktidarı göndereceğiz. Ama tez, ama geç. En geç ilk seçimde..." dedi. 19 Mart sonrası halkın gösterdiği tepkinin iktidarın sonunun yaklaştığını gösterdiğini belirtti.

İmamoğlu, vatandaşların 19 Mart darbesine karşı ülkenin dört bir yanında verdiği tepkilerin, miting meydanlarını doldurmalarının ve 15,5 milyon seçmenin cumhurbaşkanı adayına sahip çıkmasının bu değişimin kaçınılmaz olduğunun kanıtı olduğunu vurguladı.

"GELİN BU GÜZEL ÜLKEYİ ÖZGÜRLEŞTİRELİM"

İmamoğlu, iş dünyası, akademi, medya, sanat camiası ve sivil toplum temsilcilerine şu çağrıyı yaptı: 

"Hepimize iş düşüyor, sorumluluk hepimizin. Gelin hep beraber bu işi daha çabuk kılalım. Gelin bir an önce ülkenin ekonomisini rayına sokalım. Gelin bir an önce herkesi malından, mülkünden emin kılalım. Gelin bir an önce üniversitelerimizi, medyamızı özgürleştirelim. Gelin bir an önce sanatı, sivil toplumu itaate zorlanmaktan kurtaralım."

İmamoğlu, birlikte ses verilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Birlikte ses verelim ki sabahın kör karanlığında kimse polis baskınlarıyla çocuklarından ayrı düşürülmesin. Birlikte ses verelim ki bütün devlet kurumları İstanbul'u depreme hazırlamakla meşgul olsun. Birlikte ses verelim ki bu çarpık düzen, bu talan, bu yağma bir an önce sona ersin. Ülke hepimizin, sorumluluk hepimizin." ifadelerini kullandı.

Kaynak: ABC POLİTİK HABER MERKEZİ