Gazeteci Fatih Altaylı, 23 Mayıs gecesi İstanbul’da evinin bulunduğu mahallede tehdit içerikli bir olay yaşadığını duyurdu. Altaylı, gece saatlerinde bir grubun evinin önüne geldiğini ve pankart astığını belirtti. Söz konusu olayın açık bir tehdit olduğunu ifade etti.
“YAŞADIĞIN YERİ BİLİYORUZ TEHDİDİDİR”
Altaylı, sosyal medya hesabından şu açıklamayı yaptı:
“Dün gece bir grup haydut evimin bulunduğu mahalleye gelip kendi iğrençliklerini gösteren bir pankart astılar ve bunu asma nedenlerini de bir yalanla ifade ettiler. Bölgedeki kamera görüntüleri ile suç duyurusunda bulunuyorum. Umarım İstanbul Emniyeti gerekeni yapacaktır. Çünkü bu açık bir yaşadığın yeri biliyoruz tehdidi.”
Altaylı, yaşananların sıradan bir protesto olmadığını, evin önüne gelinerek verilen mesajın doğrudan bir gözdağı taşıdığını vurguladı.
CUMHURBAŞKANLIĞI DANIŞMANINDAN ALTAYLI’YA TEPKİ
T.C. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve T.C. Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetim Politikaları Kurulu Üyesi Oktay Saral, olayın ardından sosyal medya hesabından dikkat çeken bir paylaşım yaptı. Altaylı’yı hedef alan Saral, şu ifadeleri kullandı:
“İşte sanatçı budur! Bizde olsa Altaylı diye bir kendini bilmez çıkar bu kalabalığa 'it sürüsü' dermiş(!) Neyse ki evinin önüne asılan pankartla o hadsizliğin de cevabı verilmiş.”
Saral’ın bu mesajı, olaya ilişkin tepkiyi büyüten ve tartışmaları artıran bir açıklama olarak gündeme yansıdı.
ALTAYLI, KAMERA GÖRÜNTÜLERİYLE SUÇ DUYURUSU YAPTI
Altaylı, olayla ilgili İstanbul Emniyeti’ne suç duyurusunda bulunacağını belirtti. Kamera görüntülerini teslim edeceğini söyleyen Altaylı, yaşadığı olayın gazetecilere dönük sistematik baskının bir parçası olduğunu ima etti.
Olay kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Gazetecilere yönelik hedef göstermelerin ulaştığı boyut bir kez daha gündeme taşındı.