AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, devletin PKK’nın silah bırakma kararını nasıl izleyeceğini açıkladı. Erdoğan, “İstihbarat Teşkilatımız ve diğer birimlerimiz herhangi bir yol kazasının yaşanmaması ve verilen sözlerin tutulması için bundan sonraki süreci de çok büyük bir hassasiyetle takip edecektir. Biz de devlet aklı ve ciddiyetiyle gereken takibi anbean yapacağız” şeklinde konuştu.

Söz konusu açıklamalar, örgütün yeniden yapılandığını duyurmasının ardından geldi. Erdoğan’ın açıklaması, doğrudan devletin sürecin parçası olduğunu ilan etti.

KARAR KALIN’IN RAPORUNA BAĞLANDI

İktidara yakın Milliyet gazetesinde yayımlanan haberde, devletin PKK'nin silah bıraktığını resmen kabul etmesinin MİT Başkanı İbrahim Kalın’ın sunacağı rapora bağlı olduğu belirtildi. Haberde, Kalın’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunacağı değerlendirme sonrası resmi tutumun belirleneceği ifade edildi.

Bu bilgi, devletin örgütle yürütülen süreci doğrudan istihbarat birimleri eliyle yönettiğini gösteren bir iddiayı daha güçlendirdi.

İMRALI İDDİASI HALK TV’DE GÜNDEME GELDİ

Gazeteci İsmail Küçükkaya, Halk TV ekranlarında sunduğu "Yeni Bir Sabah" programında dikkat çekici bir iddiayı kamuoyuyla paylaştı. Küçükkaya, MİT Başkanı İbrahim Kalın’ın, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla Abdullah Öcalan’la İmralı’da görüştüğünü öne sürdü.

Küçükkaya, “İbrahim Kalın görüşmüş efendim, Öcalan’la. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla MİT Başkanı İmralı’ya gidip görüşmüş” dedi. Bu bilgiyi “teyide muhtaç” şeklinde niteleyen Küçükkaya, temkinli olunması çağrısı yaptı.

KÜÇÜKKAYA: “KAYNAKLARIMIZ YANILTMAMIŞSA…”

Söz konusu görüşmenin detaylarına ilişkin açıklamasına devam eden Küçükkaya, şu cümleleri kullandı:

“Peki bu süreç nasıl işleyecek? Bu süreçte tabii Milli İstihbarat Teşkilatı’nın çok çok önemli bir misyon ve katkısı oldu. İbrahim Kalın’ın koordinasyonunda hani edindiğimiz bilgiler doğru ise. Yani kaynaklarımız bizi yanıltmıyor ise. Ama yanlışsa da düzeltme imkânı bulabilirim. Bu bilgi teyide muhtaç olabilir. Temkinli yaklaşın.”

Küçükkaya, bu süreçte arka planda başka isimlerin de devreye girdiğini ima etti. Eski Cumhurbaşkanlığı danışmanı İlnur Çevik’in perde arkası görüşmelere dair yazılarına dikkat çekti.

YENİDEN ÇÖZÜM MASASI MI KURULUYOR?

Küçükkaya’nın açıklamasında dikkat çeken bir diğer nokta, sürecin gizli yürütüldüğü ve kamuoyuna sınırlı bilgi verildiği yönündeki vurguydu. “Teyit ettikçe doğru bilgileri, eksiksiz bilgileri sizlere aktarmaya çalışıyoruz. Mutlak doğru olanları ayrı söylüyoruz. Ama temkinli yaklaşmanız gerekenleri, üzerinde çalıştıklarımızı da böyle paranteze alarak sizleri temkinli yaklaşmaya davet ediyoruz” sözleriyle izleyiciye uyarıda bulundu.

Süreçte “arka kapı diplomasisi” iddiaları, daha önceki çözüm süreci dönemini anımsatan gelişmeleri işaret ediyor. Erdoğan’ın devlet adına takip sözü vermesi, Kalın’ın raporuyla şekillenecek resmî tutum beklentisi ve İmralı iddiaları; sürecin AKP-MHP iktidarı tarafından zımnen yeniden tasarlandığına işaret ediyor.

TESLİM NOKTALARI: SÜLEYMANİYE VE ERBİL

AKP'li Şamil Tayyar’ın aktardığına göre, PKK’nın elindeki silahlar Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin denetimindeki Süleymaniye ve Erbil şehirlerinde Türkiye’nin gözetiminde teslim edilecek. Bu teslim sürecinin organizasyonu, sahadaki uygulamalara bağlı olarak şekillenecek.

YÖNETİCİLER ÜÇÜNCÜ ÜLKELERE GÖNDERİLECEK

Yol haritasına göre, örgütün üst kadrosunda yer alan yaklaşık 300 yöneticinin Güney Afrika ve Norveç gibi üçüncü ülkelere gönderilmesi planlandı. İran, Irak ve Suriye gibi bölge ülkeleri bu denklem dışında tutulacak.

ÖRGÜT ÜYELERİNE “AŞAMALI DÖNÜŞ” PLANI

Suça bulaşmamış PKK üyeleri, geldikleri ülkelere geri dönecek. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan yaklaşık 4 bin örgüt mensubu, sınır kapılarında kademeli olarak teslim alınacak. İlk aşamada kamuoyunda “Diyarbakır anneleri” olarak bilinen ailelerin çocuklarıyla buluşturulması hedefleniyor.

ÖCALAN YERİNDE KALACAK, GARANTÖR ÜLKE OLMAYACAK

Tayyar, bu sürecin merkezinde Abdullah Öcalan’ın yer aldığını ifade etti. Ancak Öcalan’ın İmralı Cezaevi’nde kalmaya devam edeceğini, ABD ve Fransa gibi dış güçlerin süreçte garantör olarak yer almayacağını vurguladı.

YENİ İNFAZ KANUNU VE TAHLİYE ADIMLARI

Tayyar’ın paylaşımında yer alan bilgilere göre, ceza mevzuatında değişiklik yapılacak. Bu değişiklikle birlikte ileri yaşta ve hasta olan örgüt mensuplarının tahliyesi sağlanacak. PKK üyeleri, çıkarılacak Yeni İnfaz Kanunu'ndan yararlanacak.

Tanal’dan Erdoğan’a parti sorusu: Milletin sorununu nasıl tanıyacak?
Tanal’dan Erdoğan’a parti sorusu: Milletin sorununu nasıl tanıyacak?
İçeriği Görüntüle

SİYASİ AYAĞI: ANAYASA, AF, DEM YENİDEN YAPILANACAK

Tayyar’a göre süreç ilerledikçe Meclis’te yeni Anayasa çalışmaları için işbirliği arayışına girilecek. Ceza mevzuatı yeniden ele alınacak. Toplumsal mutabakat oluşursa “kısmi af” seçeneği tartışmaya açılacak. Süreç aynı zamanda DEM Parti’nin yeniden yapılandırılmasını zorunlu kılacak. Bu yapı, “PKK” ismini taşıyamayacak.

KAYYIMLI BELEDİYELERİN DURUMU

PKK’nın kendini feshetmesi ve silahlı faaliyetlere son vermesi hâlinde, İçişleri Bakanlığı tarafından kayyım atanan belediyelere ilişkin kritik bir adım atılacak. Tayyar’ın aktardığına göre, bu belediyelerin seçilmiş başkanları görevlerine iade edilecek.

ORDU YERİNE GEÇMEYECEK, SAHA KONTROLÜ SÜRECEK

Tayyar, örgütten koparak yeni bir yapılanma ihtimaline karşı Türkiye’nin bölgeden uzun süre çekilmeyeceğini yazdı. Bu ifadesiyle sahadaki askeri ve güvenlik kontrolünün devam edeceği mesajı verildi.

SURİYE’DEKİ YPG YAPILANMASI: ŞAM’LA ORTAK PLAN

Suriye’deki YPG yapılanmasına ilişkin kısımda Tayyar dikkat çeken bir bilgi daha paylaştı. Edinilen bilgilere göre, Suriye’de kalan silahlı yapı, Şam yönetimiyle birlikte planlanacak. Suriyeli olmayan örgüt üyeleri sınır dışına gönderilecek, kalanlar Suriye ordusuna entegre edilecek.

TAYYAR: “SAHANIN BELİRLEYİCİLİĞİ UNUTULMAMALI”

Tüm bu bilgileri “yorumsuz” şekilde sunduğunu belirten Tayyar, dikkat çekici bir notla paylaşımını bitirdi. “Masa başındaki kararlardan daha çok sahadaki uygulamalar, sürecin seyrini somutlaştıracak” diyerek, kağıt üzerindeki planların sahada karşılık bulup bulmayacağının sürecin başarısını belirleyeceğini ima etti.

Kaynak: ABC POLİTİK HABER MERKEZİ