ABC POLİTİK ANALİZ - ABD Merkez Bankası (Fed), son açıklamalarında faiz indirimi konusundaki temkinli tutumunu korudu. Tarifelerin fiyatlar üzerindeki etkisine dikkat çeken Fed yetkilileri, "Tarifelerin fiyat artışlarına neden olmasını bekliyoruz, bu yüzden faiz konusunda sabırlı olun" mesajını kamuoyuna duyurdu. Bu yaklaşım, faiz indirimi beklentilerinin 2024 yılının eylül ayına ötelenmesine neden oldu. Ayrıca, yıl içinde yapılması planlanan faiz indirimi sayısının ikiye düşürüldüğü ifade edildi.
ABD TAHVİLLERİNİN RİSK KORUMA İŞLEVİ ZAYIFLADI
ABD merkezli büyük finans kuruluşlarının değerlendirmelerine göre, Amerikan tahvilleri artık yatırımcılar için geleneksel bir güvenli liman işlevi taşımıyor. Tahvillerin riskten korunma fonksiyonunu kaybettiği vurgulandı. Bu dönüşüm, portföy yönetimi ve küresel finansal istikrar açısından yeni kırılganlık alanlarının ortaya çıkmasına yol açıyor.
JAPONYA EKONOMİSİNDE YUNANİSTAN BENZETMESİ
Japonya Başbakanı'nın “mali durumumuz Yunanistan’a benziyor” sözleri, piyasaları alarma geçirdi. Açıklamanın ardından Japon tahvil piyasasında sert dalgalanmalar yaşandı. Analistler, ülkedeki yerel bankaların ve finansal kurumların baskı altına girmesiyle bir panik dalgasının büyüyebileceği uyarısında bulundu.
TAHVİL GETİRİLERİ YÜKSELİŞTE
ABD ve Japonya’da tahvil getirilerinin yeniden yükselişe geçmesi, para politikasındaki yön değişimiyle birlikte değerlendiriliyor. Bu yükselişin arkasında, hem merkez bankalarının faiz politikalarındaki sıkılaşma sinyalleri hem de yatırımcıların güvenli liman arayışlarındaki yön değişikliği bulunuyor.
JEOPOLİTİK RİSKLER PETROLÜ TETİKLİYOR
Ortadoğu’da tırmanan İran merkezli gerilim, enerji fiyatları üzerinde yeni bir baskı oluşturdu. Petrol fiyatlarında yukarı yönlü hareket dikkat çekerken, enerji ithalatına bağımlı ülkelerde enflasyonist baskının artacağı öngörülüyor. Bu gelişme, Türkiye gibi dış kaynakla enerji ihtiyacını karşılayan ülkeler için doğrudan bir tehdit oluşturuyor.
YURTDIŞI FİNANSMAN MALİYETLERİ YÜKSELİYOR
Küresel ekonomik yavaşlama ihtimali, gelişmekte olan ülkelerin yurtdışı finansmana erişim maliyetlerini artırıyor. Artan tahvil getirileri ve jeopolitik risklerin derinleşmesiyle birlikte, döviz bazlı borçlanma şartları zorlaşıyor. Bu durum, dışa bağımlı ekonomik yapıya sahip ülkelerde kırılganlıkları daha da belirgin hale getiriyor.
YENİ BİR KÜRESEL DALGA KAPIDA
Merkez bankalarının faiz kararlarında belirsizlik, büyük ekonomilerdeki borçlanma krizleri ve jeopolitik risklerin eşzamanlı yükselişi, uluslararası finans sisteminde yeni bir dalga tehlikesine işaret ediyor. ABD tahvillerinin koruma işlevini kaybetmesi, Japonya’nın mali zayıflığı, İran kaynaklı petrol baskısı ve dış finansmana erişim sorunları, küresel düzeyde zincirleme bir ekonomik türbülansa zemin hazırlıyor.
Bu gelişmeler, küresel ekonomi çevrelerinde artan bir hazırlık ve önlem arayışını gündeme getiriyor. Analistler, önümüzdeki dönemde gelişmekte olan ekonomilerde mali disiplini sağlamanın daha da zorlaşacağına ve kamu finansmanı üzerindeki yükün büyüyeceğine dikkat çekiyor.