İlk Çözüm Süreci’nde görev yapan eski AKP Milletvekili Mehmet Metiner, Suriye Demokratik Güçleri(SDG) Başkomutanı Mazlum Abdi’nin Suriye’de yönetime el koyan cihatçıların öncülüğünü yapan ve iktidar tarafından desteklenen Hey’etu Tahririş Şam’ın(HTŞ) Lideri Ahmed eş-Şara’ya yönelik eleştirilere yanıt verdi.
İçlerinden birilerinin Mazlum Abdi ile masaya oturup anlaşma imzaladığı için Türkiye’nin Ahmed eş-Şara yönetimiyle savaşması gerektiği yorumlarını “rahatsızlıkları kusma” olarak nitelendiren Mehmet Metiner, yalnızca “Halk TV ve CHP bileşenlerinin” rahatsız olduğunu sandıklarını belirtti. İçlerinde de rahatsızlar ve yas tutanlar olduğunu gördüğünü belirten Metiner durumu “üzücü bir saflaşma” olarak niteledi.
METİNER’İN ASIL KORKUSU
Mehmet Metiner, sürecin başında asıl korkusunun “kendilerinin suretinden görünenler tarafından” sabota edileceğini dile getirdiğini hatırlattı. Dün gece Halk TV ve “malum çevrelerin” anlaşma nedeniyle yasa boğulduğunu savunan Metiner, onlardan daha çok içlerinden o birilerinin rahatsızlar duyduklarını gerekirse Şara’ya had bildirmek gerektiğini söylediklerini görünce “Eyvah” dediğini söyledi.
Üzgün olduğunu belirten Mehmet Metiner, “Keşke yanılsaydım!” ifadesini kullandı.
“ŞARA TÜRKİYE’YE ZARAR VERMEZ”
Ahmed eş-Şara’nın Suriye için neyin gerekli olup olmadığını bileceğini düşünen Mehmet Metiner, Şara’nın ne Suriye’ye ne de Türkiye’ye zarar verecek bir anlaşmanın altına imza koymayacağı görüşünü dile getirdi.
Ahmet eş-Şara’yı düşmanlaştırmaya varan yaklaşımı “politik paranoya” olarak niteleyen Metiner, bunun ne İslami hassasiyetle, ne ümmet bilinciyle ne de milliyetçilikle alakası olmadığı yorumunu yaptı.
Mehmet Metiner, “Bu politik paranoyanın” sosyolojimizi ve siyasetimizi zehirlemesine izin verilmemesi gerektiğini ifade etti.
OSMANLI, İSLAMİ AKİT VE TÜRKİYE YÜZYILI
Yapılan anlaşmadan İsrail, İran ve Türkiye’deki “bilumum Esedçi-Baasçı artıklarının” rahatsız olduğunu savunan Metiner, kendi suretindeki birilerinin neden “AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan – Şara düşmanı blokla” yas tutmaya ve süreci bozacak sözler etmeye başladığını sordu. Mehmet Metiner devamında, “O malum blokla aynı yas düzeneği içine kendilerini yerleştirenler bizden iseler sahi biz kimiz? Biz İsrail, İran ve Esed artıklarıyla aynı yas hattında bulunması gerekenler miyiz?” sorularını yöneltti.
Metiner bu sorunun ardından Osmanlı İmparatorluğu’nun inşa ettiği İslami akide temelli tarihsel tecrübeyi imparatorluk ve kardeşlik vizyonuyla yeni bir siyasi mimariye dönüştürerek Türkiye Yüzyılı’nı inşa etmeyi amaçlayan bir misyonun neferleri olduklarını savundu.