TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Dr. Merdan Yanardağ, 18 Dakika programında Prof. Dr. Emre Kongar’la birlikte gündemi değerlendirdi. Yanardağ, liselilerin sokaklara çıktığını, proje okullarından yapılan öğretmen atamalarını protesto ettiğini söyledi. Bu eylemlerin üniversite öğrencilerinin talepleriyle birleştiğini belirtti. İstanbul’un köklü liselerinde forumlar ve boykotlar yapıldığını dile getirdi. Eğitim-Sen’in çağrısıyla öğrencilerin okul bahçelerinde taleplerini konuştuğunu vurguladı.
TUTUKLAMALAR VE SİYASAL SUÇLAMALARA TEPKİ
Yanardağ, 19 Mart’ta yaşanan tutuklamaları hatırlattı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın ve beş ilçe belediye başkanının tutuklandığını söyledi. Belediye meclislerine “Kürtleri seçtirdiniz” gerekçesiyle siyasal suçlamalar yöneltildiğini aktardı. Bu gelişmeleri bir darbe girişimi olarak tanımladı. Toplumsal muhalefetin baskısıyla bu sürecin geri püskürtülmeye çalışıldığını belirtti.
“TÜRKLER VE KÜRTLER” DİYE BİR BÜTÜN YOK
Yanardağ, DEM Parti’ye yönelik değerlendirmesinde, “Siz Türkler ve Kürtler olarak bakıyorsunuz. Böyle bir bütün yok” dedi. Laik ve demokratik bir rejimi savunan ilerici bir partinin sınıfsal ve siyasal bakışla hareket etmesi gerektiğini söyledi. HÜDA PAR’ın, Hizbullah’ın siyasal uzantısı olduğunu belirtti. Bu yapının “Kürdistan İslam Cumhuriyeti” hedefiyle hareket ettiğini dile getirdi. DEM Parti’nin HÜDA PAR’la aynı blokta olmasının çelişkili olduğunu ifade etti.
KEMAL TÜRKLER’İN KATİLİNDEN HÜDA PAR’A
Yanardağ, 12 Eylül öncesinde DİSK’in kurucu genel başkanı Kemal Türkler’i öldüren faillerden birinin Elazığlı bir Kürt faşist olduğunu söyledi. Kendisinin o dönem aynı üniversitede alt sınıftan olduğunu belirtti. Hizbullah’ın çok sayıda gazeteciyi, dağıtıcıyı katlettiğini ve bu kişilerin arasında Gündem gazetesi çalışanlarının da yer aldığını ifade etti.
“DEMOKRASİYİ PARÇALAYARAK KAZANAMAYIZ” MESAJI
Yanardağ, Kürt sorununda adil ve demokratik çözüm için genel demokrasi mücadelesine katılmak gerektiğini söyledi. “Parçalı bir kurtuluş yok. Ona destek vermek gerekiyor” dedi. Kürt milliyetçi çevrelerin “Belediyelerimize kayyım atandığında siz destek olmadınız” yönündeki sözlerini eleştirdi. “Biz o mücadelenin içindeydik. Türk solu vardı, sosyalist hareket vardı, sendikalar vardı” diyerek bu söylemin gerçek dışı olduğunu dile getirdi.
“TEKRAR AYNI TUZAĞA DÜŞMEYİN” UYARISI
Yanardağ, DEM Parti’ye hitaben, “Size tekrar tuzak kuruluyor. Size yalan söyleniyor” dedi. Önceki süreçte yapılan hataların yeniden tekrarlanmakta olduğunu ifade etti. Toplumsal muhalefetin iktidarı sarsmaya başladığı bir dönemde, iktidara destek verilmemesi gerektiğini söyledi. “Bu kadar hayati bir destek verilmez” diyerek uyardı.
TUNCER BAKIRHAN’IN SÖZLERİNE DİKKAT ÇEKTİ
Yanardağ, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan’ın “Biz eylemci kitlesi değiliz” sözlerini değerlendirdi. Bu cümlenin önemli olduğunu söyledi. Ancak, CHP’nin tutuklamalara ve kayyımlara karşı açık tavır aldığını, sosyalistlerin ve demokratik kitle örgütlerinin mücadele ettiğini yineledi.
“BİR BÜTÜN OLARAK DEMOKRASİ MÜCADELESİ VERİLMELİ”
Yanardağ, Türkiye’nin batısında diktatörlük varken güneydoğusunda demokrasi olamayacağını söyledi. Aynı şekilde güneydoğuda baskı varken batıda da demokrasi olmayacağını belirtti. “Türkiye’nin bütünüyle demokratikleşmesi için mücadele gerekiyor” dedi.
YARGI BASKISI VE ULUSLARARASI TEPKİLER
Yanardağ, gazeteciler Timur Soykan ve Murat Ağırel’in evlerine sabaha karşı baskın yapıldığını hatırlattı. 300’den fazla öğrencinin tutuklandığını vurguladı. Saraçhane’de ve diğer meydanlarda polisin yasa dışı müdahalelerle eylemleri bastırdığını dile getirdi. Fransız sol gazetesi Hümanité’nin Türkiye’deki protestoları “isyan” olarak tanımladığını belirtti.
“TEK KİMLİKLE BAKANLAR FAŞİZMİN HEDEFİ OLUR”
Yanardağ, konuşmasının sonunda şunları söyledi: “Eğer siyasete, topluma, tarihe ve devlete tek bir kimlik açısından bakıyorsanız; ne insansınız, ne demokratsınız, ne de haklısınız. Tam tersine faşizme kayarsınız. Faşizmin hedefi haline gelirsiniz.”
