CHP Genel Başkanı Özgür Özel, son günlerde yaşanan gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Adalet ve Kalkınma Partili (AKP) Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın hakkında açtığı 500 bin liralık tazminat davası açmasına ilişkin konuşan Özgür Özel “Adamda kibir var, şımartılmışlık var. Ama bu majestelerinin savcısı olduğu için her şeyi yapıyor. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı çok iyi yapmış. Hiç olmazsa kendisini o Akın'a ezdirmemiş. Hakkımda bir tazminat davası açmış. Vaktiyle Hulusi Akar da açmıştı onu da kazandık” dedi.
Özel, açıklamalarının devamında şunları söyledi;
"(Soma ve Kartalkaya hakkında) 6 ay önce klasik denetim yöntemleri işlevsiz kalıyor, bu konuyu Meclis araştırsın diye bir önerge verdim. Soma'da daha müfettişe söylemeden maden şirketlerinin haberi oluyormuş. Madende bir alet çalışacaksa elektrikli olmalı ve şarj ediliyor olmalı. Bunlar benzinli araçları kazıların içine gömüyorlarmış. Havalandırma yetmez demişler, para hırsından yapmamışlar. Burada da sezon geçsin bakarız demişler. Bugün ilk sanık genel müdürdü, ben diğer otelin müdürüyüm diye konuştu. Bir avukat dedi ki 'Senin otelinde var mı?' o da 'Yok' dedi. Tamam belki buradan tamamen sorumlu değil ama aynı eksikleri orada da yapmışlar.
"NASIL BÖYLE BOŞU BOŞUNA BİR HATA YAPILDI?"
(Pençe Kilit Harekatı sırasında metan gazından şehit olan askerler) 2 sene önce bir Mehmetçiğimiz şehit olmuş. Onu bulmak önemli ama içeride ölçüm yok, dışarıda kimse yok. Devlete emanet 19 civciv ölse hesabını sorarsın. Koskoca devletsin. Ama 12 aslan parçası öldü. Nasıl böyle boşu boşuna bir hata yapıldı? Biz Meclis zemininde bu işin soruşturulması için orada olacağız. Tabii ki cenazeler kalktıktan sonra.
(Cumhurbaşkanına hakaret soruşturması ve fezleke) Bana soruşturma açmasa, dese ki 'İfade özgürlüğü var, gerek yok soruşturma açmam' o savcıyı sürerler. Hem de pazar akşamı açılmış. Çünkü pazartesi sabaha bıraksalar Akın Gürlek açacak. Memnuniyet duyduğum şey Akın Gürlek'in yetkisi altında değil. Adamda kibir var, şımartılmışlık var. Ama bu majestelerinin savcısı olduğu için her şeyi yapıyor. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı çok iyi yapmış. Hiç olmazsa kendisini o Akın'a ezdirmemiş. Hakkımda bir tazminat davası açmış. Vaktiyle Hulusi Akar da açmıştı onu da kazandık. Ama AKP'nin Gençlik Kollarından kürsüye yerleştirilmiş arkadaşlar var. Hiçbirimizin gözünün yaşına bakmıyor.
(Dokunulmazlığının kaldırılmasının gerçekleşme ihtimalini ve olası sonuçları) Her şey beklenir. Göze alır demektir. Bunun da bir maliyeti olur. Ama pek çok maliyete katlanıyorlar buna da katlanmayı göze alırlar. Seçimden sonra birinci partisi olduk. Gittim ziyarete bulundum. Türkiye Belediyeler Birliğini beraber yönetelim dedik, onlar hiç yapmadılar. Ama bu normalleşme CHP'ye yarar dediler.
CHP terör bitsin ister. Terör örgütünün başı ile devlet görüşüyor. Bizi suçluyorlar ki DEM ile görüştünüz. Meselenin özü şu, seçim kazandığım yerde kazanırım, kazanamayacağım yerde kente karşı suç işlemeyecek olan kişiyi desteklerim. Benim adayım Ahmet Özer. Kendisi de Kürt. Kürt siyasi hareketinden isimler bulmuşum koymuşum. Bunları suç saymış. Orada bir şey yok ama bu tarafta belediye meclisine bir Kürt girdi diye suç. Bizimkiler içeride yatacak, öbür tarafta süreç işleyecek.
Sesler kaybolmuyor ama atmosferde kalırmış ya. O sesleri duyarsak, biri diyor ki 'Normalleşme CHP'ye yarıyor' o da 'Bitirmeyin, bitirtin' diyor. Önce teğmenler oldu. Döndü dolaştı Akın Gürlek'i görevlendirdi. Anayasa diyor ki biri kürsüden ayrılırsa geri dönemez. Ama Akın Gürlek döndü. Bakan yardımcısı yazmıyor diye saymıyorlar. Akın Gürlek AKP'li bir siyasetçiyken İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı oldu.
"GEL KASIM'DA CESUR OL"
(Her hafta yapılan il ve ilçe mitingleri) Bir siyasi partinin mitingleri böyle popülerleşmez. Bu bir eylemlilik hali. Tarihte bu eylemin bir yerinde yer almak istiyor" ifadelerini kullandı.
Bana diyor ki, 'sokaklardan çekil, genel merkezine dön'. Bir yandan tehdit var. Ekrem'i bırak dediği adamın arkasında 15,5 milyon oy var. İki elinde bastonlu teyzeye borçluyum. Bana 'Ekrem'i bırak' diyor. Türkiye'nin bütün sokaklarında görülmedik kalabalık vardı. Ekrem İmamoğlu'na sırtını dönen, millete sırtını döner. Artık ne Özgür'ün ne de partinin adayıdır. O milletin adayı.
Düşmüş yüzde 29'lara. Bizim partimizi karıştırmaya çalışıyor. Kendince siyaset mühendisliği. Her şeyin bir sonu var işte. Ben seçildim ben yaparım, diyordu. E şimdi de ben kazandım.
Türkiye'de seçim hukuku itiraz hukukudur. YSK'nın kararı kesindir. Başka yere gidemez. Bundan sonra 'tam kanunsuz' derseniz her seçim tartışmalı hale gelir. Asliye hukukun YSK'nın temyiz mahkemesi olarak görev yapması mümkün değil. O davayı uzatmaya bakıyorlar. Bir sonuç olmaz.
(Erken seçim) Onun şöyle bir sorunu var. 31 Mart'ta kaybetti ve kötü adaylarına mal etti. Uçakta kendine sordurtmuş anketleri. Anketlerde birinci çıktığını söylemiş. Madem birincisin koy sandığı. Cesaret bugüne dair bir şeydir. Gel Kasım'da cesur ol.
(Aziz İhsan Aktaş'ın iddiaları ve Manavgat soruşturması) O görüntüler montajsa arkadaşımızın arkasında dururuz. Ama montajsa Allah onun bin kere cezasını versin. Böyle bir dönemde kendi ve ailesinin namusunu bırak, partisinin geleceğini düşünmediyse affetmek mümkün değil. Bir takım bilgiler var ve iç açıcı değil. Erken bir şey söylemek istemem tabii.
AKP için medya satın aldılar. Biz karşısında oluruz. Cebinizdeki anahtar ne kasanın ne gelecek döneminizin, partinin iktidarının anahtarıdır dedim. Bir çürük yumurtanın tüm sepeti çürütmesine izin vermeyiz. Senin hırsızın benim hırsızım diyecek parti de değiliz.
Aziz İhsan Aktaş taşıma ihalelerine giriyor. Bu çaptaki işlere 4-5 firma giriyor. Biri geliyor oradan çekiliyor. O geliyor diğerleri oradan çekiliyor. Birbirlerinin ayağına basmıyorlar. CHP'li belediyelere de genelde AKP'lilerle çalışmanın sonrasında gelmiş. Utku Caner Çaykara hiç ihale vermemiş. Gelmiş, devam edeyim, demiş. O da bir daha ihale vermemiş. AKP'liler seçim arabasını park edecek yer bulamaz. Biz zar zor araç buluyoruz. Bir seçim komisyonu kurmuş. Sesli araç giydirmek için biri verse parti tamam der. Utku'nun haberi yok, teması yok. Ama adam demiş ki 'Baba bana dediler ki, CHP'liler kazanacak, onlara oyna. Hep AKP'lilere yapıyorum biraz CHP'lilere yapayım bana ihale versinler dedim.' Bu ifadesi kabul edilmemiş. Adam yalanı TRT1'den atıyor, ben Halk TV'den düzeltiyorum.