Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bartu Soral, TELE1 ekranlarında Anında Manşet programında dikkat çeken açıklamalar yaptı. Soral, Ümit Özdağ’ın tutuklanma sürecini ve Ergenekon ile Balyoz davalarındaki benzerlikleri değerlendirdi.
ERGENEKON VE BALYOZ KUMPASLARIYLA BAĞLANTI
Bartu Soral, Ergenekon ve Balyoz davalarının, açılım sürecinin önünü açmak için düzenlendiğini belirtti. Soral, şu ifadeleri kullandı:
“Kaşif Kozinoğlu nasıl öldü? Tanıdığımız, özel kuvvetlerde bir komutandı. Balyoz ve Ergenekon operasyonlarında gözaltına alındı. Bu operasyonlar, Öcalan ile PKK arasındaki açılım sürecinin önündeki engelleri temizlemek için düzenlendi. Yurtseverler, Atatürkçüler, milliyetçiler bir kumpasla hedef alındı. Genel başkana yapılan yöntemle birebir benzeyen bir gösteri düzenlendi. İfade vermeye çağrılsa gelecek insanları bile 50 polisle gözaltına aldılar. Aynısını Ergenekon ve Balyoz’da yaptılar.”
KAŞİF KOZİNOĞLU'NUN ŞÜPHELİ ÖLÜMÜ
Soral, Kaşif Kozinoğlu’nun ölümüne ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu:
“Kaşif Kozinoğlu hapishanede çok sürpriz bir şekilde, zehirlenerek öldüğü tahmin edilen bir şekilde yaşamını yitirdi. Otopsi yapılmadı. İki metre boyunda, sporcu biriydi. Hiçbir sağlık sorunu yoktu. Ambulansla götürülürken ambulansın değiştirildiği söylendi. Kozinoğlu, ‘Beni öldürecekler’ demişti. Söyleyeceği önemli şeyler vardı. Bu açılım sürecini sonuca vardırmak isteyen güçler için etkisiz hale getirilmesi gerekiyordu. FETÖ, o dönemde bu sürecin koçbaşıydı. FETÖ’nün başı ABD’deydi. Açılım süreci ve PKK, PYD himayesi ABD’nin altındaydı.”
ABD VE İSRAİL PROJESİ İDDİASI
Bartu Soral, açılım sürecinin arkasında ABD ve İsrail’in olduğunu ileri sürdü:
“120 bin tır silahla PYD’yi donattık diyen ABD Başkanı bunu ifade etti. Açılım süreci ABD ve İsrail’in projesiydi. Bugün de ikinci bir açılım süreci var. Öcalan’a özgürlük, PKK’lılara af talepleri gündemde. Bu süreci baltalayanların etkisiz hale getirilmesi gerekiyordu.”
ÜMİT ÖZDAĞ’A YÖNELİK OPERASYONUN DETAYLARI
Ümit Özdağ’ın yaşadıklarını Balyoz ve Ergenekon süreciyle ilişkilendiren Soral, şu ifadeleri kullandı:
“19 Ocak akşamı Ankara’da bir restoranda yemek vardı. Ümit Özdağ’ın bulunduğu restoran çevresi polislerce sarılmıştı. 100’e yakın polisle gözaltı işlemi uygulandı. Gece saat 1’de İstanbul Emniyeti’ne getirildi. Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla ifade verdi. Tweetleri halkı kin ve düşmanlığa sevk ettiği iddia edildi. Ancak içerik sakinleştirici mesajlar taşıyordu. Bu durum, Balyoz ve Ergenekon davalarındaki kumpas yöntemlerini hatırlattı.”
AÇILIM SÜRECİNDE YENİ BİR EVRE
Soral, Ümit Özdağ’ın tutuklanma sürecini açılım süreciyle ilişkilendirerek şunları söyledi:
“Vatan Caddesi’nde 1500’e yakın insan, bayraklarla direnişe geçmişti. Ümit Özdağ’ın açıklamaları, açılım süreci ve PKK’lılara af sürecini baltaladığı için rahatsızlık yaratıyor.”