Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi, yazılı açıklama yaparak sağlık hakkı ihlallerine dikkat çekti. Gözaltı ve tutukluluk süreçlerinde yaşanan hak ihlallerinin son bulmasını talep etti. Hukukun üstünlüğünün yok sayıldığını vurgulayan TTB, bu durumun halk sağlığını tehdit ettiğini ifade etti. Açıklamada, “Uzunca bir süredir geniş toplumsal kesimlerin yıkıcı ve ağır sonuçlarına doğrudan maruz kaldığı, hukukun üstünlüğü ilkesinin hiçe sayıldığı, adaleti ve demokrasiyi ortadan kaldıran uygulamalar toplum sağlığını derinden etkileyen ciddi bir tehdit haline gelmiştir” denildi.
İMAMOĞLU VE BELEDİYE BAŞKANLARINA YÖNELİK GÖZALTI VURGUSU
TTB, baskı politikalarının genişlediğini belirtti. Siyasetçi, gazeteci, belediye başkanı ve sanatçılara dönük baskılara işaret etti. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na dönük hukuksuz gözaltı girişimini örnek gösterdi. Açıklamada, “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve diğer belediye başkanlarına yönelik hukuksuz gözaltılarla devam eden süreçte binlerce vatandaşımız gözaltına alındı ve yüzlercesi tutuklandı” ifadeleri kullanıldı.
BİBER GAZI VE FİZİKSEL ŞİDDET UYGULAMALARI SAĞLIĞI TEHDİT EDİYOR
TTB, güvenlik güçlerinin orantısız müdahalelerine dikkat çekti. Kolluk şiddetinin arttığını belirtti. Gözaltı süreçlerinde uygulanan fiziksel şiddetin sağlık alanında ciddi sorunlar yarattığını vurguladı.
Açıklamada, “Gözaltı ve tutukluluk süreçlerinde yaşanan hak ihlalleri, güvenlik güçlerinin topluluklara yönelik orantısız müdahalesi, kişilere yönelik kolluk görevini aşan fiziksel şiddet, yoğun ve yaygın biçimde kullanılan biber gazı özellikle sağlık alanında ciddi sorunlara yol açmaktadır” denildi.
SAĞLIK HAKKININ ENGELLENMESİ KABUL EDİLEMEZ
TTB, tutuklu yurttaşların tedavi hakkının engellendiğini belirtti. İlaçların zamanında verilmediğini, muayene ve tedavi hakkının kısıtlandığını ifade etti. İnsan onurunun çiğnendiğini vurgulayan açıklamada, “Tutuklu vatandaşlarımızın sağlık hizmetlerine erişiminin engellenmesi, muayene ve tedavi haklarının kısıtlanması, ilaçlarının zamanında verilmemesi gibi uygulamalar, insan onuruna aykırı ve kabul edilemezdir” cümleleri kullanıldı.
HUKUKSUZLUKLAR SIRADANLAŞTI HUKUKİ GÜVENLİK ORTADAN KALKTI
TTB, keyfi uygulamaların olağanlaştığını belirtti. Yurttaşların her an hukuksuz biçimde baskıya maruz kalabileceğini ifade etti. “Bugün yaşatılan bu gayri hukuki ve keyfi uygulamalar sıradan hale gelmiş ve bu durum milyonlarca yurttaşı, geçmişte ya da gelecekte herhangi bir sebeple gözaltına alınıp tutuklanabilecek durumda bırakmıştır” açıklamasına yer verildi. TTB, hukuki güvenliğin tamamen yok edildiğini bildirdi.
İSTANBUL PROTOKOLÜ VURGUSU VE ÇAĞRI
TTB, gözaltı giriş-çıkış muayenelerinin İstanbul Protokolü’ne uygun yapılmasını talep etti. Sağlık hakkı ihlallerine son verilmesi için çağrı yaptı. “Gözaltı ve tutukluluk süreçlerinde sağlık hakkı ihlallerine son verilmelidir. Gözaltı giriş-çıkış muayeneleri İstanbul Protokolü’ne uygun yapılmalıdır. Tutuklu vatandaşlarımızın sağlık hizmetlerine erişimi sağlanmalı, muayene ve tedavi hakları korunmalıdır” denildi.
KUTUPLAŞTIRICI SİYASETİN SON BULMASI TALEP EDİLDİ
TTB, ötekileştirici siyasetin toplum sağlığını bozduğunu vurguladı. Toplumsal barışın tehdit altında olduğunu belirtti. Açıklamada, “Toplumsal barışı zedeleyen kutuplaştırıcı ve ötekileştirici siyasetten uzak durulmalıdır. Hukukun üstünlüğü, insan hakları ve demokrasi değerlerine saygı gösterilmelidir. Sağlıklı bir toplum için insan haklarına, adalete, barışa ve demokrasiye sahip çıkmaya devam edeceğiz” denildi.
