Ekonomi

Üçüz açık uyarısı Merkez Bankası’nı kilitledi

Merkez Bankası faiz kararına hazırlanırken üçüz açık, enflasyon ve kur baskısı faiz indirimi beklentisinin önüne sert bir set çekti.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 17 Nisan 2025 Perşembe günü yapacağı Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında yeni faiz kararını açıklayacak. Bloomberg HT’nin 24 finans kurumu ile yaptığı anketin sonuçlarına göre, politika faizinin yüzde 42,50 seviyesinde sabit tutulması bekleniyor. Ancak mevcut ekonomik veriler, bu kararın teknik bir araç olmaktan çıkıp siyasal dengeleri gözeten bir tercihe dönüştüğünü ortaya koyuyor.

ÜÇ TEMEL AÇIK AYNI ANDA DERİNLEŞTİ

ANKA Haber Ajansı'nın 15 Nisan tarihli haberine göre Türkiye ekonomisi aynı anda üç temel dengede bozulma yaşıyor: bütçe, cari denge ve hazine nakit dengesi. Mart ayında bütçe açığı 209 milyar lira olarak kaydedildi. Aynı dönemde hazine nakit dengesi 210 milyar lirayı aşan açık verdi. Şubat ayına ait cari açık ise 3,26 milyar doları buldu. Bu veriler, faiz indirimine dair beklentilere karşı güçlü bir engel oluşturuyor.

ENFLASYON GERİLEMEDİ, KREDİ TALEBİ YÜKSEK

TÜİK’in 3 Nisan 2025 tarihinde yayımladığı verilere göre mart ayında yıllık enflasyon yüzde 68,50’ye yükseldi. Aylık enflasyon ise yüzde 3,16 oldu. İstanbul Ticaret Odası’nın nisan ayı ilk yarısında derlediği veriler de enflasyonist baskının sürdüğünü gösterdi. Gıda, ulaştırma ve konut kalemlerinde artış devam etti. Bankacılık kaynakları, bireysel kredi talebinin hâlâ canlı olduğunu ve bu durumun faiz indirimi için zeminin zayıf olduğunu ifade etti.

KUR SABİT AMA YAPAY DENGE SÜRÜYOR

Dolar/TL kuru 10 Nisan’dan bu yana 37,85 – 38,15 TL bandında yatay hareket ediyor. Ancak bu stabilitenin politika faizinden değil, kamu bankaları üzerinden yapılan döviz satışları ve dolaylı sermaye kontrollerinden kaynaklandığı belirtiliyor. Ekonomist Ege Cansen, TELE1’e yaptığı açıklamada “Faiz yüzde 42,50, enflasyon yüzde 70… Bu tablo sürdürülebilir değil” dedi. Cansen, yapısal reformlar olmadan Merkez Bankası’nın araçlarının etkisiz kalacağını savundu.

MEVDUAT FAİZİ YÜKSEK AMA GÜVEN KIRILDI

Bankalar, TL cinsinden mevduatlara yüzde 60’a kadar faiz verirken, bu oranlar bile reel getiri sağlamıyor. Kur korumalı mevduatların toplam mevduattaki payı yeniden artıyor. Ekonomist Uğur Gürses, 15 Nisan’da yayımladığı analizde, “Bu döngüde bir güven değil geçici bir getiri arayışı var” ifadesini kullandı. Bu durum, halkın TL’ye olan güveninin sarsıldığını ve yüksek faize rağmen yapısal bir dönüşüm yaşanmadığını gösteriyor.

KÜRESEL FAİZ ORTAMI BELİRSİZ

TCMB’nin politikaları, küresel eğilimlerden de etkileniyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın Çin’e yönelik tarifeleri artırması ve teknoloji ihracatına kısıtlamalar getirmesi tahvil piyasalarında dalgalanmaya yol açtı. Reuters’ın anketine göre, ABD 10 yıllık tahvil faizlerinin hazirana kadar yüzde 4,21’e düşmesi bekleniyor. Bu da Fed’in faiz indirimi ihtimalini artırıyor.

Birleşik Krallık’ta mart ayında enflasyonun yüzde 2,6’ya gerilemesi faiz indirimi beklentisini artırırken, Hindistan’da mart ayı itibarıyla yüzde 3,34’e düşen enflasyon beş yılın en düşük seviyesi olarak kaydedildi. Bu veriler, Hindistan Merkez Bankası’nın bu yıl birden fazla faiz indirimi yapma olasılığını güçlendirdi.

SİYASAL BASKI VE GEVŞEME SİNYALİ

Faiz kararının arkasında yalnızca ekonomik veriler değil, siyasal baskılar da bulunuyor. Seçimlerin ardından faiz indirimi yönündeki siyasal taleplerin arttığı iddia ediliyor. TCMB’nin bu ortamda vereceği kararın yalnızca oranla sınırlı kalmayıp, karar metniyle birlikte yönlendirme mesajları içermesi bekleniyor. Ekonomistler, enflasyondaki kalıcılık, mali disiplindeki zayıflama ve iç talebin canlılığı nedeniyle faiz indiriminin rasyonel olmadığını ifade etti. Ancak görünüşte sabit, fiilen gevşemiş bir para politikası ihtimali dikkat çekiyor.

ÜÇÜZ AÇIK NEDİR?

Üçüz açık hipotezi, cari işlemler açığının, bütçe açığının ve tasarruf-yatırım açığının aynı anda meydana geldiği durumu ifade etmektedir. İç ekonomik dengeyi gösteren tasarruf-yatırım dengesi ve bütçe dengesi beraber açık verirse, dış dengeyi gösteren cari dengenin de açık vermesi beklenmektedir.