Gündem

Yanardağ’dan Erdoğan’a yanıt: Yeni Türkiye buysa biz yokuz

TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, 18 Dakika programında Erdoğan’ın "Yeni Türkiye" söylemini eleştirdi. "Bu sistem çöküyor" dedi.

TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, Prof. Dr. Emre Kongar ile birlikte yaptığı 18 Dakika programında AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın "Yeni Türkiye" söylemine sert tepki gösterdi. Yanardağ, iktidarın politikalarının çöküş dönemine girdiğini ifade etti.

Yanardağ, sermaye ile işçi sınıfının, silahlı bürokrasi ile halkın ya da egemen sınıflarla ezilenlerin çıkarlarının bazı tarihsel dönemlerde kesiştiğini belirtti. "Genellikle de çöküş dönemlerinde olur bu" dedi. TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras'ın "çöken sistem" vurgusuna dikkat çekerek bu sözlerin anlamını irdeledi.

TÜRKİYE’DE HUKUK VE DEMOKRASİ KRİZİ

Yanardağ, ülkede hukukun üstünlüğünün yok sayıldığını belirterek yaşanan hukuksuzlukları sıraladı. Seçilmiş belediye başkanlarının görevden alınıp yerlerine kayyım atandığını, siyasi parti liderlerine açılan davalarla sindirme politikalarının sürdüğünü ifade etti. "Bir sanatçının menajerliğini yapan bir iş kadını hakkında önce soruşturma açılıyor, sonra farklı bir nedenle tutuklanıyor" diyerek bu uygulamaların keyfiliğine dikkat çekti.

Ekrem İmamoğlu'nun yaptığı bir konuşma nedeniyle hakkında soruşturma açılmasının da hukuk skandalı olduğunu belirtti. Bilirkişi raporlarını haberleştiren gazetecilerin gözaltına alınmasını, genel yayın yönetmenlerinin tutuklanmasını eleştirdi. Yeni mezun teğmenlerin ihraç edilmesini de güvenlik politikalarının bir parçası olarak değerlendirdi. Yanardağ, "Tutukluluk istisna değil, kural haline geldi" diyerek bu sürecin yargının siyasallaşmasının bir sonucu olduğunu vurguladı.

EKONOMİK BELİRSİZLİK VE TÜSİAD’IN ELEŞTİRİLERİ

Yanardağ, TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ve Ömer Aras’ın açıklamalarına da yer verdi. Türkiye'deki ekonomik güvensizliğe dikkat çeken iş dünyasının, iktidarın uygulamalarına karşı açık eleştiriler yaptığını belirtti. Özellikle yurt dışına çıkış yasağı getirilen TÜSİAD yöneticilerine yönelik adli kontrol kararlarını ele aldı.

"TÜSİAD, Türkiye’deki toplam istihdamın yüzde 56’sını sağlıyor. İhracatın yüzde 80’ini TÜSİAD üyeleri yapıyor. Şimdi bu insanlar hakkında yurtdışına çıkış yasağı getiriliyor. Peki, uluslararası yatırımcıları nasıl ikna edecekler?" diye sordu.

Londra’da düzenlenecek uluslararası yatırım toplantısına Sanayi ve Teknoloji Bakanı ile Mehmet Şimşek’in katılacağını belirterek şu soruyu yöneltti: "Türkiye’de hukukun üstünlüğünün sağlandığını, demokratik bir ortamın olduğunu nasıl anlatacaklar? Bu fotoğrafla mı?"

Yanardağ, uluslararası sermayenin Türkiye’ye yatırım yapması için propaganda yapmaya çalışan hükümetin, içeride hukuk ve demokrasi krizini derinleştirdiğini vurguladı.

İKTİDARIN SERVET TRANSFERİ POLİTİKASI

Yanardağ, iktidarın uzun süredir servetin el değiştirmesi için çalıştığını ifade etti. Beşli çete olarak anılan yandaş sermaye gruplarının bu sistemin temel bileşeni olduğunu belirtti. "Türkiye’deki oligarşik yapı, siyaset sınıfı ve onunla birlikte hareket eden İslamcı ulema ile medya bileşenlerinden oluşuyor" dedi.

Bağımsız medya kuruluşlarının büyük ekonomik baskılar altında yayın yaptığını, adli mekanizmalar üzerinden susturulmaya çalışıldığını belirtti. "Biz ‘Kral Çıplak’ diyoruz, çünkü gerçek başka bir şey" dedi. Türkiye’de yaratılan yeni düzenin kabul edilemez olduğunu vurguladı.

Yanardağ, "Yeni Türkiye buysa biz bu Türkiye’de yokuz. Biz, eşitlikçi, demokratik ve toplumcu bir Türkiye inşa edeceğiz" diyerek toplumun farklı kesimlerinin bu sürece karşı çıkması gerektiğini ifade etti.

Programda, sendikaların, demokratik kitle örgütlerinin ve sol partilerin taleplerinin de bu yönde olduğunu belirtti. Ömer Aras ve Orhan Turan’ın açıklamalarında ekonomik kriz ve sınıfsal taleplere vurgu yapıldığını ifade etti.

Yanardağ, konuşmasını şu sözlerle noktaladı: 

"Bu sistem çöküyor. Türkiye, eskisi gibi yönetilemiyor."