TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Dr. Merdan Yanardağ ile Prof. Dr. Emre Kongar, 18 Dakika programında Mümtazer Türköne’nin açıklamalarını yorumladı. Yanardağ, Türköne’nin geçmişi, Bahçeli’ye yakınlığı ve çözüm süreciyle ilgili öngörülerine dikkat çekti.
ÜLKÜCÜ HAREKETİN ÇEKİRDEĞİNDEN GELEN BİR İSİM
Yanardağ, Mümtazer Türköne’nin Ankara’da Ülkü Ocakları şube başkanlığı ve Merkez Yürütme Kurulu üyeliği yaptığı yıllara değinerek, 12 Eylül öncesinde ülkücü hareketin içindeki etkili konumunu hatırlattı. Türköne’nin, Abdullah Çatlı’nın ilk Ocaklar ikinci başkanı olduğu dönemde ülkücü hareketin tepe kadrolarında bulunduğunu belirten Yanardağ, bu dönemin Türkiye’de en çok cinayetin ve katliamın yaşandığı iç savaş koşulları olduğunu söyledi.
Yanardağ, Türköne’nin bu yapının dilini, eğilimlerini ve kodlarını bilen bir figür olduğunu vurguladı. Türköne’nin 12 Eylül döneminde tutuklandığını, daha sonra Zaman gazetesinde yazılar kaleme aldığını, akademik kariyerinde profesörlüğe yükseldiğini ve 15 Temmuz sonrası FETÖ'ye destek iddiasıyla tutuklandığını anımsattı. Bahçeli’nin attığı bir tweet sonrası serbest bırakıldığını hatırlatan Yanardağ, bu detayın altını çizerek “Buraya bir mim düşelim” dedi.
“BAHÇELİ SERBEST BIRAKILSIN DİYOR”
Yanardağ, Türköne’nin Devlet Bahçeli’nin Ekrem İmamoğlu hakkında yaptığı açıklamayı "Serbest bırakılsın diyor" sözleriyle yorumladığını aktardı. Türköne’nin, Bahçeli’nin açıklamalarının metaforik yapısını çözen nadir kişilerden biri olduğunu savunan Yanardağ, Türköne’nin bu yorumunu önemli bulduğunu ifade etti.
Yanardağ, Türköne’nin geçmişte kendisi için de benzer bir çıkışın Bahçeli tarafından yapıldığını belirttiğini ve bu nedenle İmamoğlu konusunda da “Serbest bırakılsın” mesajının Bahçeli tarafından verildiğini düşündüğünü aktardı.
CUMHURİYETİN YENİDEN İNŞASI VE TÜRK-KÜRT İTTİFAKI VURGUSU
Programda, Türköne’nin T24’ten Cansu Çamlıbel’e verdiği röportaj da detaylı şekilde ele alındı. Yanardağ, 13 sayfalık bu söyleşide Türköne’nin Cumhuriyetin ikinci yüzyılında Türkler ve Kürtlerin birlikte yeni bir anayasal düzen kurması gerektiği yönündeki değerlendirmelerine yer verdi. Türköne’nin “bundan korkulmaması gerektiğini” ifade ettiğini ve Türkiye’nin bu yolla bölgenin en güçlü ülkesi haline gelebileceğini savunduğunu aktardı.
Yanardağ’a göre Türköne, böyle bir çözüm sürecinin işlemesi için Ekrem İmamoğlu’nun hapiste olmaması gerektiğini açıkça dile getiriyor. Türköne’ye göre, hukuka dönülmeden çözüm süreci yürütülemez.
ERKEN SEÇİM SENARYOSU: “HUKUK DÖNERSE ERDOĞAN SİYASİ OLARAK BİTER”
Yanardağ, Türköne’nin erken seçimle ilgili öngörülerini de gündeme taşıdı. Türköne, Erdoğan’ın çözüm sürecini tekrar kullanmak isteyeceğini, ancak istediğini elde ettiği anda bu süreci yine yarım bırakacağını ifade ediyor. Bu durumda ise Devlet Bahçeli’nin erken seçim isteyeceğini savunuyor.
Türköne’ye göre, Erdoğan hukuka dönmezse, bu sürecin yürütülebilirliği kalmaz. Hukuka dönüşün Erdoğan açısından “siyasi bir son” anlamına geldiğini belirtiyor. “Başkanlık sistemi AKP’yi de diğer partileri de anlamsız hale getirdi,” diyen Türköne, hukuk dışı bir hegemonyanın sürdüğünü iddia ediyor.
Türköne, CHP’nin iktidara gelmesi durumunda hukuk düzeninin kendiliğinden geri geleceğini savunuyor ve bu süreçte Devlet Bahçeli’nin CHP’ye destek verebileceğini öne sürüyor. Yanardağ bu sözleri de “önemli bir öngörü” olarak değerlendirdi.
EKONOMİK RAHATLAMA ERKEN SEÇİMLE MÜMKÜN
Programda aktarılan bir diğer başlık ise ekonomik krizle ilgiliydi. Türköne, Türkiye’nin erken seçim kararı alması halinde piyasaların rahatlayacağını öne sürdü.
Yanardağ, bu görüşleri aktarırken, “Bu Mümtazer Türköne’nin öngörüleri. Buraya bir mim düşelim,” diyerek dikkat çekici ve kritik bir tartışmanın kapısını araladı.
"AKP VE CEMAAT ARASINDA FARK YOK" DİYOR
Yanardağ ayrıca Türköne’nin AKP ve Gülen Cemaati arasındaki farkı sorgulayan sözlerine de yer verdi. Türköne, “Ben onlara destek vermedim. Yanıldık belki. Türkiye’yi demokratikleştirecek bir güç gibi gördük. Cemaatle AKP arasında pek bir fark yok,” diyerek geçmiş döneme ilişkin özeleştiri yapıyor.
Programda, Türköne’nin ülkücü hareketin merkezinden gelen bir isim olarak bugün bile MHP’nin çekirdek kadrosunun eğilimlerini doğru okuyabildiğini söylemesi de vurgulandı.
Yanardağ ve Kongar, Mümtazer Türköne’nin bu analizlerini seçim, çözüm süreci ve hukuk tartışmalarının geleceği açısından önemli bulduklarını ifade etti.