DEM Parti heyetleriyle yapılan görüşmeler sonrası PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat 2025 tarihinde silah bırakma çağrısı yapmasının ardından süreçte iktidar tarafından atılacak adımlar konusunda kulisler bayağı hareketli.

Nefes Gazetesi Yazarı Nuray Babacan, iktidarın “Terörsüz Türkiye” amacıyla yapıldığını söylediği sürecin istediği gibi işlemesi durumunda Abdullah Öcalan’a “kısıtlı” bir özgürlük verileceğinin konuşulduğunu belirtti. Nuray Babacan, Öcalan’ın yüksek güvenlikli İmralı Adası’nda kalmaya devam edeceği, dışarıdan ziyaretçi kabul edebileceği, Türkiye içerisinde seyahat edebileceği fakat yurt dışına çıkamayacağı, ayrıca seçme ve seçilme hakkının olamayacağı bir düzenlemenin düşünüldüğünü ifade etti.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim 2024 tarihli grup toplantısında gündeme getirdiği Abdullah Öcalan’a “Umut Hakkı” konusuna da değinen Babacan, bu yıl içerisinde bu konunun gündeme geleceğini ve sınırlarının devlet tarafından belirleneceği kulisini aktardı.

PKK YÖNETİCİLERİNİN AKIBETİ

Öcalan’ın silah bırakma kararı alınması için toplanması çağrısını yaptığı PKK kongresinin tarihi içinse farklı görüşler olduğuna değinen Nuray Babacan, Ankara istihbarat kaynaklarının PKK kongresinin 2 hafta sonra toplanmasından söz ettiğini, 21 Mart Nevruz Bayramı’nın ise tarih olarak kullanılmaması için öncesine alınma planı olduğunu belirtti.

Babacan, tüm planın sistematik olarak devletin öngördüğü şekilde gitmesi halinde affın konuşulmaya başlayacağını, kaynakların ise bunun için en az bir yıl olduğunu, yapılacakların hesaba katılmasıyla 2 yılı bulacağını dile getirdiğini ifade etti.

KÜRTÇE VE KAYYIM PLANI

Kulislerde konuşulan demokratik adımlara da değinen Nuray Babacan, Ankara’nın planında Kürtçe dilinin günlük hayatta, düğünde ve cenazede kullanımıyla ilgili baskıların kaldırılması, yerel yönetimlerde çift dilli tabela ve panoların yer alması ve Kürtçe şarkıların daha rahat dinlenmesinin yer aldığı, ana dilde eğitim içinse bir çalışmanın olmadığını yazdı.

Söz konusu planla kayyım baskısının kaldırılmasının da öngörüldüğünü aktaran Babacan, öngörülen sürecin siyasi gerekçelerle cezaevine konulan kişiler hakkında da bir sonuç doğurması beklendiğini belirtti. Nuray Babacan iktidarın, PKK’lıları birer birer affederken sadece muhalif oldukları için insanları cezaevinde tutmaya devam edemeyeceklerini bildiği ifadesini kullandı. Babacan bu konuda, “Bunun doğru ve hukuki bir tutum olmasına inanmaktan çok, sadece PKK’ları serbest bırakan bir iktidar olmayı seçmene anlatamayacakları için” şeklinde yazdı.

KÜTAHYALI: ÖCALAN KENDİSİ İSTEDİ

Gazeteci Rasim Ozan Kütahyalı da 1 Mart tarihinde yaptığı paylaşımda ise Öcalan’ın son 4 ay içerisinde “ilgili-yetkili” kişilerle yaptığı görüşmeler sürecinde Ankara’da, Güney Afrika’da ırkçı rejimi yıkan eski Devlet Başkanı Nelson Mandela tipi bir villa hapsine çıkmak istemediğini, genel olarak Ankara’ya yerleşmek istemediğini ifade ettiğini öne sürmüştü.

Rasim Ozan Kütahyalı ayrıca, Abdullah Öcalan’ın “Umut Hakkı”ndan faydalanarak tahliye edilme, DEM Parti grubunda konuşma yapma ve DEM Parti’nin başına geçme gibi taleplerinin olmadığını söylemişti.

Kütahyalı, Nelson Mandela’nın 1988 – 1990 yılları arasında kaldığı Victor Verster Hapishanesi/Konutu gibi bir ortamda İmralı’da kalmak isteyenin ve İmralı Adası’nda yaşamaya devam ederek süreci yönetmek isteyenin bizzat Öcalan’ın kendisi olduğunu savunmuştu.

Bahçeli, Öcalan’ı TBMM’ye çağırdı: Yasal düzenlemenin önü açılsın! Bahçeli, Öcalan’ı TBMM’ye çağırdı: Yasal düzenlemenin önü açılsın!

Öcalan PKK'ya silah bırakma ve örgütü fesih çağrısı yaptı Öcalan PKK'ya silah bırakma ve örgütü fesih çağrısı yaptı
 

Kaynak: ABC POLİTİK HABER MERKEZİ