8 Mayıs 2025’te TELE1’de yayımlanan “Söz Bizde” programının konuğu hukukçu Salim Şen oldu. Burçin Atılgan’ın sunduğu programda konuşan Şen, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ile birlikte 26 kişi hakkında 15 buçuk yıla kadar hapis talebiyle yürüttüğü soruşturmaya dikkat çekti. Büyükçekmece Belediyesi'ne başlatılan yolsuzluk dosyasını hatırlatan Şen, “Bütün tuşlara basılıyor. Nereden tutarsa oradan bir şey çıkarılmak isteniyor” dedi.
OLİGARŞİK YAPIYI TANIMLADI, KAMU KAYNAĞI AKTARIMINI İFŞA ETTİ
İmamoğlu dosyasında herhangi bir bulgunun ortaya konamadığını belirten hukukçu, ülkede siyasal iktidarın ekonomi politiği üzerinden kurulan dar oligarşik yapıyı şöyle tarif etti:
“Kamudan zenginleşen müteahhitler, siyasiler, bürokratlar, cemaat ve tarikatlar ile suç örgütlerinden oluşan bir yapıdan söz ediyoruz. En zenginlerin nasıl kamu ihaleleriyle zenginleştiğine bakın, görürsünüz. Bugün kamu ihalelerinin yüzde 50’si pazarlık usulüyle yapılıyor. Bu ahbap-çavuş kapitalizmidir.”
Kamu özel işbirliği projeleriyle otoyollar, köprüler üzerinden yapılan döviz garantili ödemelerle milyarlarca doların bu yapıya aktarıldığını ifade etti.
UYUŞTURUCU TİCARETİNE GÖZ YUMAN DÜZENİ ANLATTI
Şen, Türkiye’nin son 10-15 yılda uyuşturucuda hedef ülke haline geldiğini belirtti. Kırmızı bültenle aranan kişilere bile vatandaşlık verildiğini hatırlattı. Uyuşturucu ticareti ve kara para aklama ağına karşı sistemli bir mücadele olmadığını vurguladı.
KHK MAĞDURLARINI HATIRLATTI: “HAKSIZLIKLARI KANITLAMIŞLAR”
Hukukçuların utanç duyacağı bir hukuksuzluk döneminden geçildiğini söyleyen Şen, on binlerce KHK’lıya yapılan haksızlıklara değindi:
“İnsanları suçladınız. Gitmiş kendini aklamış, beraat etmiş ama hâlâ mağdur. Bu zulüm devam ediyor. 120 bine yakın insan işinden edildi. Haksızlıklarını kanıtlamışlar ama hâlâ haklarını alamıyorlar. Devletin bekasıymış, geçin bunları.”
YARGI, HALKA HADDİNİ BİLDİRME ARACI OLDU
Şen, halk ile iktidarın temsil ettiği oligarşik yapı arasında açık bir mücadele yaşandığını belirtti. Yargının bu mücadelede iktidarın sopasına dönüştüğünü söyledi:
“Yargı, siyasetin sınırlarını belirlemeye çalışıyor. Özgür Çelik’e, belediye meclis üyelerine, Ekrem İmamoğlu’na ‘senin haddini bildirmek lazım’ diyorlar. Yani ses çıkaran herkese saldırıyorlar.”
GENÇLERİN UMUTSUZLUĞUNU GÖRÜN DEDİ
Gençlerin geleceksizliğine dikkat çeken hukukçu, Türkiye tarihinde ilk defa bir kuşağın, anne-babasından daha kötü koşullarda yaşadığını vurguladı:
“Bir ev sahibi olmayı geçtim, araba sahibi olacak umutları bile yok. Her kuşak, bir öncekinden daha iyi yaşamak isterdi. Şimdi bu zincir koptu.”
MÜCADELE DEVAM EDİYOR: “O OK YAYDAN ÇIKTI”
Şen, ülkede karanlığa mahkûm edilen meydanların halk tarafından aydınlatıldığını söyledi. Beyazıt Meydanı’nda flaşların bu karanlığa karşı parladığını ifade etti:
“O flaşlardan çıkan her ışık huzmesi o katı kalplerinize, kör gözlerinize saplanan bir ışıktır. O yaydan çıkan ok, haktır. Ve hak gittiği her hedefi on ikiden vurur.”
HAK MÜCADELESİ DÜZENİ SARSIYOR
Programın sonunda Şen, mücadelenin sadece siyasal olmadığını, insani bir boyut taşıdığını da belirtti:
“Geçinemeyen emekliler, asgari ücretle hayatta kalmaya çalışanlar, işsiz gençler, umutsuz aileler ile bu düzeni besleyen çıkar çevreleri arasında bir mücadele var. Ve bu mücadele geri dönülmez bir biçimde sürüyor.”