CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, 11 Mayıs 2025’te yazılı bir açıklama yayımladı. Bakan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın katıldığı televizyon programında dile getirdiği “arsenik ve cıva verilerek zehirlendiği” yönündeki iddiasını değerlendirdi. “İçerdiği imalar, zamanlaması ve hedeflediği psikolojik etki açısından değerlendirilmesi gereken bir çıkış” ifadelerini kullanan CHP’li isim, bu sözleri “devlet ciddiyetini zedeleyen stratejik bir algı operasyonu” olarak yorumladı.
“DEVLET AKLIYLA BAĞDAŞMIYOR, SİYASİ HAMLE”
Fidan’ın yıllar önce MİT Başkanlığı görevinde bulunmuş bir kişi olduğunu hatırlatan Bakan, “Türkiye Cumhuriyeti’nin en stratejik kurumlarından birinin başında görev yapmış bir ismin, herhangi bir delil ya da adli süreç sunmaksızın böyle bir açıklama yapması devlet aklıyla bağdaşmıyor” dedi. Bu açıklamanın kamuoyunu yönlendirme amacı taşıdığını belirtti.
Açıklamanın basit bir sağlık durumu beyanı olmadığını savunan CHP’li yönetici, Fidan’ın sözlerini “zehirlense de görevine devam eden bir lider” imajı kurma çabası olarak değerlendirdi. Bu çabanın, siyasi meşruiyet inşa etme ve gelecekte daha üst düzey bir pozisyona hazırlık anlamı taşıdığını öne sürdü.
TERÖR SALDIRILARI VE GÖREV DÖNEMİ ELEŞTİRİSİ
Murat Bakan, Fidan’ın görevde bulunduğu süre zarfında yaşanan saldırılara da dikkat çekti. “2013 Reyhanlı, 2015 Suruç ve Ankara Gar, 2016 Sultanahmet, İstiklal, Ankara, Gaziantep, Kayseri, Reina katliamları ve 15 Temmuz Darbe Girişimi Fidan’ın görev dönemine denk geldi” ifadelerini kullandı. Bu saldırıların bazılarının radikal selefi gruplar, bazılarının PKK tarafından, darbe girişiminin ise FETÖ tarafından organize edildiğini hatırlattı.
Aynı dönemde milyonlarca kaçak göçmenin Türkiye’ye girdiğini belirten Bakan, sınırların radikal unsurlar için geçiş hattına dönüştüğünü söyledi. Fidan’ın bu süreçte sorumluluğu bulunan kişi olduğunu vurguladı.
“DEVLET GELENEĞİNE AYKIRI, BELGE SUNULMADI”
Fidan’ın açıklamasında hiçbir belge, tıbbi rapor ya da soruşturma bilgisi sunulmadığını belirten CHP’li yönetici, bu tavrın “devlet geleneğine ve kurumsal güvenliğe aykırı” olduğunu ifade etti. MİT Başkanlığı görevinde bulunmuş bir kişinin, bu tür bilgileri hayatı boyunca taşıma sorumluluğu olduğunu hatırlattı.
Söz konusu açıklamanın, “iç kliklere gözdağı, dış kamuoyuna Türkiye’nin kuşatma altında olduğu algısı verme ve kişisel siyasi pozisyonunu pekiştirme” amacına hizmet ettiğini söyledi. Bu yönüyle açıklamanın “bir algı operasyonu izlenimi yarattığını” ifade etti.
“GERÇEK SUİKAST BÖYLE AÇIĞA ÇIKARILMAZ”
CHP’li Bakan, istihbarat operasyonlarının nasıl ifşa edileceğine dair Litvinenko örneğini gündeme getirdi. 2006’da Londra’da radyoaktif maddeyle zehirlenen Aleksandr Litvinenko olayında, İngiliz otoritelerinin bilimsel yöntemlerle hareket ettiğini hatırlattı. İngiliz yargısının 2016’da Rus devletini sorumlu tuttuğunu anımsatan Murat Bakan, “Fidan’ın açıklamasında ise ne tıbbi rapor ne soruşturma ne de fail hakkında bilgi var” ifadelerini kullandı. Bu haliyle açıklamanın “siyasi kurguya dayandığını” söyledi.
“MİT’İN ZAAFİYETLERİNİ ÖRTME ÇABASI”
Fidan’ın açıklamasının, MİT’in geçmişteki ağır istihbarat zafiyetlerini örtmeye yönelik olduğunu dile getiren Murat Bakan, şunları söyledi:
“Bu açıklama, kamuoyunda sempati yaratmaya dönük, kişisel siyasi imajı güçlendirme amacı taşıyor. MİT’in kurumsal sorumluluğunu ve geçmişteki istihbarat eksikliklerini örtmeye hizmet ediyor. Devlet ciddiyeti, geçmişin başarısızlıklarıyla yüzleşmeyi gerektirir. MİT’in itibarı üzerinden siyasi hamle yapılmasını, kamuoyunun manipüle edilmesini ve devlete olan güvenin zedelenmesini kabul edilemez buluyoruz.”
