TELE1 ekranlarında yayımlanan “Asıl Mesele” programında İnan Demirel'in konuğu Artı Gerçek Genel Yayın Yönetmeni, avukat Ali Duran Topuz oldu. Gündemde ise Adalet Bakanı'nın son açıklamaları, Aytunç Erkin’in kulis yazısı ve Selahattin Demirtaş, Osman Kavala, Can Atalay gibi isimlerin olası tahliyeleri vardı.

KULİS BİLGİLERİ VE SİYASİ HESAPLAR

Gazeteci Aytunç Erkin’in Nefes Gazetesi’nde yayımlanan yazısına dikkat çeken İnan Demirel, “PKK silah bırakırsa, demokratikleşme adımları gelecek” kulisini hatırlattı. Yazıya göre, infaz hukukunda yapılacak değişikliklerle, toplumsal infial oluşturmayan tüm mahkûmlar için tahliye zemini hazırlanabilir. Bu süreçte Demirtaş, Kavala ve Atalay için de tahliye ihtimali dillendiriliyor.

TOPUZ: “YASA DEĞİL, HUKUK UYGULANSIN YETER”

Bu iddiaları yorumlayan Ali Duran Topuz, hukuk açısından böyle bir infaz düzenlemesine gerek olmadığını ifade etti.

“Selahattin Demirtaş hukuken içeride olmaması gereken bir isim. Osman Kavala için de durum aynı. Can Atalay hakkında Anayasa Mahkemesi kararı var. Yani hukuki çerçeveye uyulsaydı, bu üç isim zaten serbest olmalıydı” dedi.

Topuz, benzer bir durumun Abdullah Öcalan için de geçerli olduğunu belirtti. Mevcut infaz hukukuna göre bile düzenli görüşme hakkı olduğunu hatırlattı. Ancak bugünkü uygulamaların, hukuku araçsallaştıran bir pratikle yürütüldüğünü söyledi.

“KONFERANSIN YERİ VE ZAMANI AÇIKLANMAYACAK”

Programda PKK’nin kongre sürecine dair kulisler de masaya yatırıldı. Bazı kaynaklar 27 Nisan’ı işaret ederken, Topuz bu bilgileri yorumladı.
“Kongre süreci zaten başladı. 27 Şubat’ta Abdullah Öcalan bu süreci başlattığını ilan etti. Bu açıklamayla birlikte silahsızlanma yönünde adım atılması istendi” dedi.

Barış Övgün açıkladı: AKP kendi tuzağına düştü Barış Övgün açıkladı: AKP kendi tuzağına düştü

Ancak PKK’nin resmi kongresinin yeri ve zamanının açıklanmasının pek mümkün olmadığını söyledi.

“Bu süreç güvenlik riski barındırıyor. 2 bini aşkın delege, dünyanın farklı yerlerinden bir araya gelecek. Türkiye’nin resmi bir güvenlik teminatı sunması söz konusu değil. O nedenle bu süreç, gizli ve kademeli bir biçimde ilerleyecek. Belki biz kongre başladıktan sonra haberdar olacağız” diye konuştu.

“BİRİLERİ YİNE HUKUKU TERSİNDEN KULLANIYOR”

Programda Ekrem İmamoğlu’na yönelik yürütülen operasyonlar ve avukatların gözaltına alınması da gündeme geldi. Topuz, avukat Mehmet Pehlivan’ın avukatı Yiğit Gökçehan Koçoğlu’nun da tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmesini “hukukun tersine kullanılması” olarak değerlendirdi.

“Bu yöntemleri daha önce de gördük. 2010’da KCK operasyonları, 2016 sonrası OHAL süreci ve 12 Eylül döneminde sosyalistlere uygulanan baskılar… Şimdi bu pratik merkez siyasete uygulanıyor. İmamoğlu’nun avukatları, sonra onların avukatları... Hukuki değil, politik bir mesaj içeriyor” şeklinde konuştu.

“İMAMOĞLU OPERASYONU HERKESİ KAPSAYACAK HALE GELDİ”

Ali Duran Topuz, İmamoğlu dosyasının artık sadece bir siyasetçiye yönelik olmadığını, tüm topluma verilen bir mesaj haline geldiğini vurguladı.

“Bu kadar sembolik bir dosya, hukukun nasıl bir silaha dönüştürüldüğünü gösteriyor. Diploma iptali gibi uygulamalarla birlikte hepimizin belgesi, kimliği sorgulanabilir hale geldi. Bu bir hukuk krizi değil, doğrudan bir hukuk dışı rejim örneği” dedi.

“PKK KONGRESİ SÜRECİ ADIM ADIM GİDİYOR”

Topuz’a göre, PKK’nin kongre süreci tek bir günde olacak bir gelişme değil. 27 Nisan’da yapılacağı iddia edilen toplantı da bu sürecin bir ayağı.

“Bu bir dizi konferans ve görüşmeden oluşacak bir yapı. Kongre nihai değil, parça parça ilerleyecek. Öcalan’ın açıklaması, görüşmelerin devam etmesi ve bölgesel toplantılar bunun parçası. Belki nihai kararı çok sonra öğreneceğiz” ifadelerini kullandı.

Kaynak: ABC POLİTİK HABER MERKEZİ