Demirtaş, Atalay ve Kavala’ya tahliye iddiası Demirtaş, Atalay ve Kavala’ya tahliye iddiası

TELE1 ekranlarında yayımlanan Söz Bizde programında hukukçu Salim Şen ve siyaset bilimci Prof. Dr. Barış Övgün, Burçin Atılgan’ın moderatörlüğünde bir araya geldi. Tartışma programında özellikle ekonomik kriz, toplumsal muhalefetin yükselişi ve Cumhuriyet Halk Partisi'nin son dönemdeki saha politikaları değerlendirildi. Siyaset bilimci Barış Övgün, iktidarın içine düştüğü açmazı, "Kendi kazdığı kuyuya kendisi düştü" sözleriyle tanımladı.

Barış Övgün, Salim Şen’in ortaya koyduğu analizleri desteklediğini belirtti ve konuşmasında, "İktidarın en büyük hedefi milletti. Milleti susturabileceğini ve pasifize edebileceğini düşündü. Ama millet korkmadı, susmadı, sokağa çıktı. Gezi yıllar sonra tekrar hatırlatılıyor çünkü iktidar hâlâ oradan korkuyor" ifadelerine yer verdi.

"YERLİ VE MİLLİ MUHALEFET" KURGUSU DEŞİFRE OLDU

AKP'nin, muhalefeti yalnızca Meclis'teki grup toplantılarına sıkıştırmak istediğini dile getiren Övgün, “Yerli ve milli muhalefet dedikleri şey, Meclis’te 10 dakika konuşan, sonra evine dönen bir yapıdır. Ama CHP bunu kabul etmedi. Sokakta siyaset yapmaya, milletle temas kurmaya başladı” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi'nin son dönemde düzenlediği mitinglerin Anadolu'ya yayıldığını vurgulayan Övgün, “Yozgat mitingi bir başlangıçtı. Şimdi Van, Bayburt ve Konya gibi AKP’nin kalesi olan yerlerde de mitingler planlanıyor. Bu, milletin sesinin o illerde yükseldiği anlamına gelir. CHP yalnızca parti olarak değil, milletin hissiyatını taşıyan bir odak haline geliyor” diye konuştu.

HALKIN TEPKİSİ CHP’Yİ HAREKETE GEÇİRDİ

İktidarın protesto ihtimaline karşı geliştirdiği stratejilerin deşifre olduğunu söyleyen Övgün, 9 günlük bayram tatilinin üniversite öğrencilerini evlerine gönderme amacı taşıdığını öne sürdü: “Bu plan, öğrenciler ailesiyle görüştüğünde uyarılır ve susar düşüncesine dayanıyordu. Ama hiç öyle olmadı. İnsanlar artık korkmuyor. Barikatlar aşılıyor, özgüven artıyor. Bu da CHP’ye olan desteği büyütüyor.”

CHP’nin gençlerin çağrılarına yanıt verdiğini belirten Övgün, "Boykot çağrıları mitinglerde yükseldiğinde CHP o talebi gündemine aldı. Bu, halkla iç içe geçen bir siyasi hattın göstergesidir" dedi.

İKTİDAR EKONOMİDEKİ ÇÖKÜŞÜN FARKINDA

AKP’nin ekonomik krizi kontrol edemediğini söyleyen Övgün, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in sürekli yurt dışında olduğuna dikkat çekti. “Şimşek’i içeride gören yok. Sürekli dış ülkelerde. Bu da iktidarın uluslararası sermayeye bel bağladığını gösteriyor. Ama sermaye bu tabloya neden gelsin? Enflasyon, yoksulluk, geçinemeyen halk… Bütün bunlar iktidarın iç politikada çaresiz olduğunu gösteriyor” diye konuştu.

İktidarın çözüm olarak yalnızca baskıya başvurduğunu savunan Övgün, “Eylemlere barikat kurarak, sosyal medyayı kısıtlayarak, gazetecileri ve avukatları gözaltına alarak bu milletin susacağını sandılar. Ama millet korku duvarlarını çoktan aştı” dedi.

"SOFRAYA KAŞIK KOYAMAYAN HALK SUSTURULAMAZ"

Barış Övgün, toplumdaki ekonomik çaresizliğe de dikkat çekti: “Karnını doyuramayan, çocuğuna harçlık veremeyen, bir tencereyi bile kaynatamayan bir halktan artık susması beklenemez. Öğrencisinden emeklisine herkes son noktaya geldi. İnsan doğal olarak sokağa çıkar, sesini yükseltir.”

İktidarın buna hazırlıksız yakalandığını belirten Övgün, “Ortada gerçekçi bir projeleri yok. Hep aynı şeyleri gündeme getiriyorlar. Kanal İstanbul projesini bile tekrar konuşuyorlar. Çünkü yeni bir önerileri kalmadı” diye konuştu.

DEM HAMLESİ: SON KOZ MU?

Son olarak Barış Övgün, AKP’nin son koz olarak yeniden DEM Parti üzerinden bir çözüm süreci senaryosunu gündeme alabileceğini ifade etti. PKK'nın silah bırakma sürecinin bir “çıkış arayışı” olarak masada olduğunu ima etti. Ancak bu ihtimalin de siyasi olarak bir açmaz içerdiğini vurguladı.

Kaynak: ABC POLİTİK HABER MERKEZİ