TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile bazı kanunlarda değişiklik öngören teklifin görüşmeleri sırasında siyasi gerilim zirveye çıktı. Görüşmelerde TRT'nin yayın politikası, Anayasa Mahkemesi kararları ve iktidarın yasa yapma biçimi muhalefetin hedefindeydi. AKP Ankara Milletvekili Orhan Yeğin'in kullandığı hakaret içeren ifadeler ise krizi tırmandırdı.
"BİZİM BAŞIMIZDA HASBELKADER GELEN BAŞKANLAR YOK" SÖZÜ ORTALIĞI KARIŞTIRDI
AKP'li Yeğin, "İşiniz gücünüz iktidara laf atmak. 'Sizin iradeniz mi var?' gibi laflarla buradaki insanları küçültmeye çalışmayın. Siz iradeyi başıboş gezmek zannediyorsunuz. Bizim böyle bir irademiz yok. Bizim irademiz istişare üzerinedir. Bizim başımızda hasbelkader genel başkan olmuş kimseler yok" diyerek muhalefet liderlerini hedef aldı.
Bu sözler üzerine CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba kürsüye çıktı. “Orhan Yeğin'in boyu da aklı da bizim demokrasi anlayışımıza yetmez” diyerek tepki gösterdi. Ağbaba, "Genel Başkanımızın ismini ağzına alırken ağzını çalkalayacaksın" diyerek Yeğin’e yönelik sözlerini sertleştirdi.
TRT’YE “YANDAŞLIK”, “AHLAKSIZLIK”, “BORAZANLIK” SUÇLAMASI
Komisyon görüşmelerinin odağında TRT de vardı. Veli Ağbaba, doğrudan TRT Genel Müdürü’ne hitap ederek şunları söyledi:
"TRT’yi ahlak dışı yönetiyorsunuz. TRT’nin parasını senin kadar ben de veriyorum. Genel Müdür burada, bugün yaptığımız konuşmayı versin yiyorsa. TRT, iktidarın borazanı olmuş durumda. Halkın parasıyla yayın yapan TRT, yandaşların sesi haline gelmişse bunun adı kamu hizmeti olmaz. Burası babanızın malı mı?"
TRT YAYINCILIĞINDA TARAFSIZLIK VE HUKUK ELEŞTİRİLERİ
CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli, "TRT kamusal yayıncılık yapıyor. Ancak seçim döneminde iktidara ayrılan süre muhalefete ayrılan sürenin 70-80 katı. Cumhurbaşkanı aynı zamanda parti genel başkanı, bakanlar kampanyada. TRT'nin tarafsızlık ilkesi çiğneniyor" dedi.
DEM Parti Ağrı Milletvekili Heval Bozdağ ise “Cumhurbaşkanlığı sistemiyle parlamento işleyişi çakışıyor. Yasalar AYM iptal edene kadar yürürlüğe sokuluyor. Bu, Saray’a bağlı bürokratların kotardığı antidemokratik yasa yapım tarzıdır” ifadelerini kullandı.
"YASA DEĞİL, PROPAGANDA ARACI"
İYİ Parti Samsun Milletvekili Erhan Usta, yeni sistemde milletvekillerinin yasa teklifi hazırlamadığını, bu tekliflerin Saray'dan geldiğini söyledi. "Cumhurbaşkanlığı hazırlıyor, bir iki kurban milletvekili ilk imzacı oluyor" dedi. Usta ayrıca, kendisine tanınan bir dakikalık ek süreye de tepki göstererek, “Sizin vicdanınızın karardığını biz biliyoruz zaten” sözlerini kullandı.
MHP’li Mustafa Kalaycı ise TRT dizilerinin tarih öğrettiğini iddia etti. Usta, “Tarih dizilerden, filmlerden öğrenilmez. Sen tarihi buradan mı öğreneceksin?” diyerek karşılık verdi.
"TRT YALAN HABERLERLE LİNÇ YAPIYOR" İDDİASI
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, TRT’nin İBB soruşturması sürecinde taraflı yayın yaptığını belirtti. “19 Mart’tan bu yana linç kampanyası yürütülüyor. Ekran mahkemesinde ceza tayin ediliyor. TRT, soruşturmanın gizliliğini ihlal ediyor” dedi.
Çakırözer, TRT Genel Müdürü Zahid Sobacı’ya “Ekrem İmamoğlu’nun davasını canlı yayınlayın” çağrısında bulundu. “86 milyon yurttaş TRT’yi finanse ediyor ama milyonların katıldığı Saraçhane ya da Maltepe mitinglerinden tek kare göstermiyor” diyerek kamu yayıncılığına uygun davranılmadığını vurguladı.
"TRT BÜTÇESİNE KARŞIN İHALELERDEN MUAF"
CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, TRT’nin 2023 bütçesinin 21 milyar lirayı aştığını, yüzde 86’sının bandrol gelirlerinden oluştuğunu söyledi. “TRT kamu ihale mevzuatından muaf. 7 milyar lirayı aşkın hizmet alımı yapıldı, hiçbirinde şeffaflık yok. Bu kurum kamu parasıyla kâr ediyor, faiz geliri elde ediyor ama hesap vermiyor” dedi.
Bakırlıoğlu, “TRT 23 Mart’ta ‘Ekrem İmamoğlu tutuklandı’ diye haber yaptı. Daha dava sürüyordu. Bu propaganda değil de nedir? TRT yapamaz, A Haber yapar ama TRT yapamaz” diyerek kamu yayıncılığının ihlal edildiğini dile getirdi.
“MASUMİYET KARİNESİ ÇİĞNENİYOR, ALT YAZILARLA İTİBAR SUİKASTI YAPILIYOR”
Çakırözer, 20 Mart’ta TRT ekranlarında 11 saat 6 dakikalık yayın yapıldığını, 78 ayrı başlıkta İBB soruşturmasının işlendiğini belirtti. “Alt yazılarda ‘Rüşvet çarkı kuruldu’, ‘Balya balya para bulundu’ ifadeleri yer aldı. Mahkeme kararı yok, ama TRT yargısız infaz yapıyor” dedi.
“TRT, PARTİLERİN DEĞİL HALKIN KURUMU OLMALI”
Muhalefet milletvekilleri, TRT’nin siyasi tarafsızlık ilkesine uymadığını, yalan ve yönlendirilmiş haberlerle kamuoyunu manipüle ettiğini söyledi. RTÜK’ün özel yayınlara ceza verdiğini hatırlatan Çakırözer, “Bu ilkeler kamu yayıncısı için de geçerli olmalı. TRT, propaganda aygıtı değil, halkın haber alma hakkını savunmalıdır” şeklinde konuştu.
TRT’ye ilişkin tüm eleştiriler komisyon tutanaklarına geçti. Ancak Komisyon Başkanı Mehmet Muş, muhalefet vekillerinin üslubuna tepki göstererek, “Kullandığınız ifadelere dikkat edin. Eleştiri olabilir ama hakaret olmamalı” dedi.
RTÜK'ÜN DE GÜNDEMİNE GETİRİLMİŞTİ
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) üyesi Tuncay Keser tarafından, 20 Mart 2025 tarihinden itibaren İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) hakkındaki TRT Haber yayınlarının incelenmesi için başvuru yapılmıştı. Hazırlanan değerlendirme raporunun RTÜK Üst Kurulu gündemine sunulduğu aktarılmıştı.
Yapılan başvuruda, TRT’nin kamu yayıncılığı ilkelerine uygun davranmadığı ve yasal yayın sınırlarının ihlal edildiği öne sürülmüştü. Keser tarafından, 6112 sayılı Yasa’da belirlenen ilkelerin birçok yayında ihlal edildiği belirtilmişti.
"İBB SORUŞTURMASIYLA İLGİLİ 11 SAATLİK YAYINDA HUKUK AŞILMIŞTI"
TRT Haber’in 20 Mart 2025 tarihli yayın akışında, “İBB soruşturması” başlığı altında 11 saatten fazla içerik yayımlandığı ifade edilmişti. Bu süre zarfında 78 ayrı başlık altında yapılan haberlerde, masumiyet karinesinin açıkça ihlal edildiği değerlendirilmişti.
Raporda, haber bültenlerinde ve tartışma programlarında “İmamoğlu’nun şirketlerine para aktarıldığı”, “İBB’de rüşvet çarkı kurulduğu”, “Para balyalarının evlerden çıktığı” yönünde alt yazıların kullanıldığı belirtilmişti.
“SUÇSUZ KİŞİLER SUÇLU GİBİ GÖSTERİLMİŞTİ” DEĞERLENDİRMESİ YAPILMIŞTI
Keser tarafından sunulan değerlendirmede, “Satır Başı” programında program konuğu Hilmi Daşdemir’in, “Mafyatik yapılanma içerisinde olanlar uzun yıllar hapiste kalmalı” şeklindeki sözlerinin yayınlandığı ve bu sırada sunucu tarafından müdahale edilmediği ifade edilmişti.
Bu durumun, kamu yayıncısı sorumluluğuyla bağdaşmadığı, suçluluğu kesinleşmemiş kişilerin suçluymuş gibi gösterildiği değerlendirilmişti.
GİZLİLİK KARARININ DEFALARCA İHLAL EDİLDİĞİ KAYDEDİLMİŞTİ
Raporda ayrıca, soruşturma kapsamında elde edilen görüntülerin, gizlilik kararına rağmen TRT ekranlarında tekrar tekrar yayınlandığı bilgisine yer verilmişti. Bu eylemin hem gazetecilik ilkelerine hem de kamu yayıncılığı görevine aykırı olduğu ifade edilmişti.
Keser’in, RTÜK’ün benzer yayınlar nedeniyle özel yayın kuruluşlarına yaptırım uyguladığını, aynı hassasiyetin TRT için de geçerli olması gerektiğini vurguladığı kaydedilmişti.
