Gündem

Mehmet Uçum insan haklarını suçladı!

Mehmet Uçum, insan haklarının ideolojiye dönüştürülerek özünden uzaklaştırıldığını ulusal devletleri zaafa uğratmak için kullanıldığını savundu.

Her hafta sosyal medya hesabından “Pazar yazısı” yayınlayan Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, bu geleneği bu hafta da “Hukun Notları 1” başlıklı yazısıyla sürdürdü.

Günümüzde, küresel ve bölgesel egemenlik savaşlarının sadece fiili güce dayandığını belirten Mehmet Uçum; evrensel hukuk, uluslararası insan hakları düzeni gibi kavramlara dair “ezberlerin” bozulduğu görüşünü dile getirdi. Batının tecrübesinden ve yerelliğinden ibaret bir evrensel hukuk tanımını kabul etmenin mümkün olmadığı yorumunu yapan Uçum, evrensel hukuk kavramının “batıcı” manası ve içeriğinin de insanlık için güvenilmez olduğunu öne sürdü. Gerçek evrensel hukukun “tüm insanlığın birikiminden oluşan” bir hukuk bilgi birikimi olabileceğine işaret eden Mehmet Uçum hukuk ve değer ilişkisi, hukuksal değer gibi hususların epey tartışmalı olduğunu göz ardı etmeden bütün insanlığa ait ilke, değer ve norm bütünlüğünü evrensel hukuk olarak varsayılabileceğini ama bu yeni evrenselin batıya ya da batıcılığa indirgenemeyeceğini ifade etti.

BM HEDEF TAHTASINDA

1 Eylül 1939'dan 2 Eylül 1945'e kadar süren 2. Dünya Savaşı'ndan sonra yaklaşık bir buçuk ay sonra 24 Ekim 1945 tarihinde kurulan Birleşmiş Milletler'in(BM) kuruluşunu ve uluslararası sözleşmelerin artışını teorik olarak devletlerin egemenliklerini sınırlamayı kabul ettiği şeklinde yorumlayan Uçum, BM'nin görünürdeki amacının olgusal gerçeklikle hiç uyuşmadığını öne sürdü. Kurulan bu sistemin özellikle batı egemenlerinin ve emperyalist güçlerin küresel hakimiyet savaşında araç olmaktan başka bir işe yaramadığı fikrini ifade eden Mehmet Uçum, “egemenlikleri sınırlanmak istenen ülkelere karşı hukuk kılıflı operasyonlar yapıldığı" değerlendirmesini yaptı. Uçum ayrıca insan haklarının özüne yabancılaştırıldığını ve ideolojiye dönüştürülerek ulusal devletleri zaafa uğratmak ve teslim almak için kullanıldığını öne sürdü.

AÇIK GÜÇ SAVAŞLARI

Mehmet Uçum, yazısının son bölümünde küresel seviyede hiçbir kural ve kurum referansı kalmadığını ve açık güç savaşları olduğunu vurgulayarak insanlığın bu kaostan dünyayı yeniden yapılandırarak çıkabileceği yorumunu yaptı. Bu kaosa karşı yeni çıkış yolunun milli devletlerin bağımsızlıklarını koruyarak, eşit seviyeli işbirlikleri yaparak ve milli devletlerin anti-emperyalist işbirliğini geliştirmesi olduğu yorumunu yapan Uçum, Türkiye'nin de bunu yapmaya çalıştığını ifade etti.

AİHM'İN HAK İHLALİ KARARLARI

Avrupa'nın en üst yargı organı olan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi(AİHM), eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, İş İnsanı Osman Kavala ve Türkiye İşçi Partisi'nden Hatay Milletvekili seçilen ve Anayasa Mahkemesi'nin hakkında tekraren hak ihlali kararı vermesine rağmen Yargıtay kararı okutularak milletvekili kaydı düşürülen Can Atalay gibi isimler hakkında çok sayıda Türkiye aleyhine hak ihlali kararı verdi.