TELE1’de yayımlanan “Habere Doğru” programına katılan Prof. Dr. Tayfun Atay, 66 gün sonra ortaya çıkan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin görüntülerini değerlendirdi. Atay, yaşananların bir “simülasyon” olduğunu savundu.
"LİDERLİK YAPACAK TAKATİ YOK"
Programda konuşan Atay, Bahçeli’nin görüntülerinin gerçeği yansıtmadığını ifade etti. Mezarlık ziyareti, akademi teması ve parti genel merkezine gidişin bir gösteri olduğunu söyledi. “Bahçeli bir simülasyon haline gelmiş” diyerek, bunun bir varmış gibi gösterme çabası olduğunu belirtti. Bu çabanın, 66 gündür süren boşluğu kapatmaya yönelik olduğunu dile getirdi.
Fiziksel görünümün, siyasi sağlığın göstergesi olamayacağını savunan Atay, “Bu sağlıklı hale geldiğini düşündürecek bir tablo değil” dedi. Bahçeli’nin siyasi ömrünün sona erdiğini ve partisinde ciddi bir liderlik krizi yaşandığını ileri sürdü.
"İKİNCİ PERDEDE MHP İÇİN SAVAŞ BAŞLAR"
MHP tabanının "her şey yolunda" algısına kapılmaması gerektiğini belirten Atay, “Liderin takati kalmamış durumda” dedi. Erdoğan için de benzer bir tablonun geçerli olduğunu vurguladı. Her iki liderin de siyaset sahnesinden çekilmesi gerektiğini düşündüğünü belirtti.
Gösterişli karşılama görüntülerinin gerisinde, partide başlayan iktidar mücadelesine dikkat çekti. “Bahçeli sonrası MHP içinde çok ciddi bir savaş, nüfuz mücadelesi yürütülüyor” dedi. Bu sürecin partiyi daha büyük bir krizle karşı karşıya bırakacağını ifade etti.
"TARİHTEN BİLDİK SENARYOLAR"
Simülasyon benzetmesini yineleyen Atay, Osmanlı tarihinden örnek verdi. “Dermansızlaşmış padişahların hâlâ hayatta gösterildiği dönemleri hatırlayın” dedi. Bu görüntülerin de MHP’nin lidersizliğini saklama çabası olduğunu belirtti. Bahçeli’nin uzun süredir ortada olmamasına rağmen partiyi yönetiyor gibi gösterildiğini söyledi.
"SÜREÇ BAHÇELİ'NİN MESAJLARIYLA ŞEKİLLENDİ"
66 günlük yokluk döneminde Bahçeli'nin kamuoyuna sunduğu mesajların da kritik olduğunu belirtti. “Koçbaşı gibi öne sürdüğü İmralı sürecinin hızlandırılmasını savundu” dedi. DEM Partisi Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan’a yönelik övgülerinin bu sürecin bir parçası olduğunu hatırlattı.
Bu mesajların, iktidarın planlı bir şekilde yürüttüğü sürecin parçası olduğunu vurguladı. "CHP’nin derdest edilmesine paralel olarak yürütülen bir plan" ifadesini kullandı. Bu planın, muhalefetin etkisizleştirilmesini hedeflediğini savundu.
"NEOFAŞİST BİR DÜZENİN GÖSTERİSİ"
Atay, iktidarın barış söyleminin gerçeği yansıtmadığını belirtti. “Çoluğu çocuğu, gençleri, onların ailelerini esir alacaksınız, sonra barıştan söz edeceksiniz” dedi. Bu anlayışın, demokratik değerleri yok sayan bir neo-faşist düzene işaret ettiğini savundu.
Ortadoğu’daki gelişmelere paralel olarak sürdürülen bu sürecin, yalnızca iktidarı konsolide etmeyi amaçladığını belirtti. “Adaletsiz bir barış olmaz” sözleriyle mevcut duruma tepki gösterdi.
"KÜRT SİYASİ HAREKETİ DÜŞÜNMELİ"
Tüm bu gelişmelerin Kürt siyasi hareketi tarafından dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini dile getirdi. “Bütün olup bitenlerin üzerinde düşünmesi gereken Kürt siyasi hareketidir” dedi. Bu çerçevede, yürütülen barış sürecinin samimiyet taşımadığını savundu.
